uyuz

uyuz

Uyuz hastalığı tipik olarak, akarların bir kişiden diğerine geçmeleri için yeterince uzun süren ciltten cilde temas yoluyla yayılır...

Korkutan ‘uyuz’ açıklaması

♦ CİNSEL YOL İLE YADA KİŞİSEL EŞYALARIN ORTAK KULLANIMI ETKİLİ BİR BULAŞ DURUMUDUR

Türk Dermatoloji Derneği tarafından Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı ev sahipliğinde 30’uncu Ulusal Dermatoloji Kongresi gerçekleştirildi..

– Türk Dermatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Durdu:

”20 yıl önce uyuz Türkiye’de yok gibiydi; ama son 3-5 yıldır salgın şeklinde. Bırakın artık günde 1 görmeyi günde 3-5 hasta görmeye başladık..”

‘GÜNDE 3-5 HASTA GÖRMEYE BAŞLADIK’

Türk Dermatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Üyesi Prof. Dr. Murat Durdu, bir deri hastalığı olan uyuz hastalığının son zamanlarda Türkiye’deki artışına dikkat çekti..

– Prof. Dr. Durdu:

 “20 yıl önce 1 uyuz vakası gördüğümüzde ‘uyuz halen var mıymış’ derdik ve çok şaşırırdık. O zamanlar hastalara uyuzu açıklamak için de ‘sosyete uyuzu’ gibi bir şey söylenirdi. Çünkü insanlar bu durumu da o zaman gerçekten kabullenmezlerdi. O zamanlarda uyuz Türkiye’de yok gibiydi; ama son 3-5 yıldır Türkiye’de salgın şeklinde. Bırakın artık günde 1 görmeyi, günde 3-5 hasta görmeye başladık. Bunlar bizim hastanemizde gördüklerimiz. Diğer hastanelerden arkadaşlarımızla da konuştuğumuzda gördükleri hastaların yüzde 30-40’ını uyuz hastalarının oluşturduğunu söylüyorlar..” 

‘SON 1 SENEDE GÖRDÜĞÜMÜZ BİN HASTANIN 30’U UYUZ ÇIKTI’

Türkiye’de uyuz vakalarının görülme sıklığı her geçen gün arttıyor..

– Prof. Dr. Durdu:

 “Şunu açık söylemek gerekir ki Türkiye’de uyuz vakaları geçen yıla göre yüzde 30 arttı. Bunun en büyük nedeni insanların uyuz olmasına rağmen tedaviyi düzgün uygulamamaları. Normalde nasıl Covid-19 enfeksiyonlarında hastayı izole etmek gerekiyor, çevresindekileri ondan korumak gerekiyor; bunda da uyuzlu hastada yakınlarının mutlaka tedavi olması gerekiyor. Ama bizim insanlarımız buna uymuyorlar. İstediğiniz kadar söyleyin; ama hasta ilaçlarını doğru kullanacağını söylüyor, 1 ay sonra bir geliyor ve ilaçlarını doğru bir şekilde kullanmadığı ortaya çıkıyor. Özellikle utanma meselesi de çocuklarda oluyor. Okulların da açılmasıyla birlikte çocuklar bu dönemde en büyük taşıyıcı haline geldiler. Arkadaşında da varsa o çocuğunu ne kadar tedavi etseniz de arkadaşınızı da etmezseniz o çocuk düzelmez. Ama bu durumu da hiçbir aile gidip okula söylemiyor. Söylemediği için de bir zincir şeklinde bu durum gittikçe artıyor. Son 1 senede bizim gördüğümüz bin hastanın 30’u uyuz çıktı..” .

‘YURT DIŞINDAN ESTETİK CERRAHİ İÇİN BİRÇOK TURİST GELİYOR’

Türk Dermatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Sadık Yılmaz da estetik-kozmetik işlemlerde Türkiye’nin son yıllarda yukarı doğru başarılı bir ivme kazandığını vurguladı.

Cumhuriyet

UZMANLAR ‘UYUZ ’ HASTALIĞINA KARŞI UYARDI

Deri ve Zührevi Hastalıkları Doç. Dr. Serkan Demirkan, yurttaşları uyuz hastalığına neden olan ‘Sarcoptes uyuz böceği’ hastalığına karşı uyararak korunma yöntemlerini anlattı..

  • Deri ve Zührevi Hastalıkları Doç. Dr. Serkan Demirkan:

“Toplu yaşam alanları, kapalı ortamlarda sıkça görülen uyuz hastalığı kaşıntı ve döküntü ile başlar ve insandan insana da bulaşabilir..

Hastalığa Sarcoptes Scabiei Hominis adı verilen ve gözle fark edilemeyen bir eklem bacaklının neden olduğunu ifade etmeliyim..

Hastalık her insanda her yaşta görülebilir ve insandan insana 15 dakikalık bir yakın temas ile bulaşabilir. Cinsel yol yada kişisel eşyaların ortak kullanımı etkili bir bulaş durumudur.. Hastalık özellikle bakım evi, yurt gibi insanların yoğunlukta bulunduğu ve birlikte yaşadıkları alanlarda daha sık görülür..

Bağışıklığı düşük kişilerde daha ağır semptomlar görülebilir. Kişiden kişiye geçen Sarcoptes paraziti 3 ila 6 hafta kuluçka dönemi yaşar ve insan vücudu belirti göstermeye başlar..

Sıcak duş ile artan kaşıntı en büyük bulgulardan biridir. El ve ayaklarda parmak araları, kulak arkaları, bel bölgesi ve koltuk altlarında yoğun olarak görülür. Deride küçük kabarıklıklar su toplamaları ve kepekli ve kabuklu lezyonlar görülebilir..” . 

BULGULAR 6 HAFTA DEVAM EDEBİLİ
  • Deri ve Zührevi Hastalıkları Doç. Dr. Serkan Demirkan:

“Uyuz hastalığının tedavisi kişinin yaşına, bağışıklık sisteminin durumuna ve çeşitli durumlarına kadar farklılık gösterebilir..

Merhem, krem gibi lokal tedavi unsurları belirtilen bölgelere dikkatlice uygulanmalıdır..

Kullanılan çarşaf, yorgan ve pikenin en az 60 derece sıcaklıkta yıkanarak ütülenmesi gerekmektedir..

Uyuz hastalığı tedavisi başarılı olsa da kişilerde bulgular 6 hafta daha görülebilir. Bu nedenle aynı yaşam alanını paylaşan aile bireyleri aktif şikayetleri olmasa bile aileden birinin uyuz tedavisi gördüğü sırada diğer aile bireylerinin de mutlaka hastaneye başvurarak tedavi görmeleri önerilmektedir..”

EN ÖNEMLİ KORUNMA YÖNTEMİ, HİJYEN

  • Deri ve Zührevi Hastalıkları Doç. Dr. Serkan Demirkan:

“Uyuzdan korunmada en önemli unsurların başında hijyen gelmektedir..

Hasta olduğundan şüphelenilen kişilerin kişisel malzemeleri kullanılmamalı ve direk temastan kaçınılmalıdır..

Ayrıca en ve araba gibi alanlarda da temizliğe ve hijyene azami dikkat edilmesi gerekmektedir. Her şeyden önemlisi de uyuz hastalığının belirtileri görüldüğünde vakit kaybeden en yakın sağlık kuruluşuna başvuru yapılmalı ve tedaviye başlanılmalıdır..” 

ARTAN UYUZ VAKALA

  • Uzman Dermatolog Metin Oğuz:

“İlaçlar çok etkili değil..Yılda 3-4 tane uyuz vakası görürken şu an bu oran günlük vaka sayısına çıktı..”

Parazit evcil hayvanlardan veya doğadan değil, sadece insandan insana bulaşıyor

  • Dermatolog Uzm. Dr. İlker Erden: 

“Salgın halinde olduğu için bu ara tedavide çok zorlanmaktayız. Tedavinin çok ciddi şekilde doktorun tavsiyesi şeklinde, yeterli dozda ve yeterli sürede yapılması gerekmektedir. Biz bununla ilgili hastalarımıza sürülecek ilaçları veya hapları veriyoruz. Kullanım şeklini tavsiyelerini söylüyoruz. Hastalar bunları ne kadar çok riayet ederse o kadar tedavisi hızlı ve kesin olur. En çok vücutta el bileklerimde, koltuk altlarında, genital bölgelerde özellikle erkeklerde, ayak bileklerinde tüm vücutta kaşıntılı lezyonlar oluyor. Hastalar banyosunu yapıyor kremlerini üç gün üst üste sürüyor genelde ve tüm kıyafetleri tedavi sonrasında yıkatılmış kaynatılmış olması gerekiyor..

Yıkanmayan, kaynatılmayan kıyafetlerin ütülenmesi gerekiyor..

Hatta kapalı bir poşet içerisinde bir hafta süreyle bekletmesini öneriyoruz. Bu şekilde özellikle evde bir kişide parazit varsa biz tüm aile bireylerin tedavi olmasını öneriyoruz. Yoksa hakikatten tedavi çok güçleşiyor ve sonuç almamız da zorlaşıyor. Batman’da ve tüm Türkiye’de uyuz vakaları çok fazla. Özellikle büyük şehirlerde teması olan hastalarda. Büyük şehirlerden gelen özellikle İstanbul’dan gelen hastalarda daha çok görüyoruz. Mevsimle çok bir ilgisi yok. Her mevsimde görüyoruz. Toplumun tüm kesimlerinde sosyo-ekonomik düzeyi düşük kesimler tabii ki daha fazla. Ama toplumun her kesiminde de biz bunu görüyoruz. Uyuz kaşıntısı özellikle geceleri yatağa girince çok ciddi kaşıntı yapar. Gece uykudan uyandıran bir kaşıntı yapar. Bu da hastaları hakikatten çok rahatsız eder. Hastanın yaşam konforunu oldukça bozar. Mutlaka şüpheli bir uyuz vakası varsa arkadaşınızda aile bireylerinde en yakın sağlık merkezine gidip tedavi almak ve bu kişiler ile teması kesmek gerekmektedir.”

 

♦ UYUZ HASTALIĞI NEDİR?

Uyuz hastalığı, bilimsel adı sarcoptes scabiei olan mikroskopik sekiz bacaklı akarların sebep olduğu bir enfestasyondur.

Bu hastalıkta uyuz böceklerinin dişileri derinin dış tabakalarına yumurtalarını bırakır.

Akarların deriye yumurtalarını bırakması, deride bir alerjik tepkimeye, ağır kaşıntıya ve döküntüye neden olur..

 

♦ UYUZ HASTALIĞI NASIL BULAŞIR?

Uyuz hastalığı tipik olarak, akarların bir kişiden diğerine geçmeleri için yeterince uzun süren ciltten cilde temas yoluyla yayılır..

Yatak takımları veya havlular gibi paylaşılan kişisel eşyalar üzerinden de yayılabilir.

Ailenin bireyleri ve cinsel partnerler arasında da kolayca yayılabilir. Normal bir el sıkışması ya da sarılma, uyuz akarının bulaşması için uygun bir yöntem değildir. Uyuz akarı çok yavaş sürünen bir varlıktır, zıplayamaz, uçamaz.

Uyuz hastalığı daha çok temizlik koşullarının ideal olmadığı ve insanların uzun süre boyunca birbirine yakın olduğu yerlerde görülebilir. Herkes uyuz hastalığına yakalanabilir ama, cinsel olarak aktif, birden çok partneri olan yetişkinler, hapishane mahkumları, kurumsal bakıma muhtaç insanlar, kalabalık koşullarda yaşayan insanlar ile çocukların ya da yaşlıların bakım tesislerindeki insanlar uyuz hastalığına yakalanma riski en yüksek gruplar arasındadır.

Uyuz salgınları bazen kreşlerden ya da anaokullarından yayılmaya başlayabilir. Küçük çocuklar birbirlerine sık sık dokunarak oynama eğilimindedir.

Ayrıca, öğlen uykusunda yastıklarını ve battaniyeleri de paylaşabilirler. Anaokuluna devam eden bir çocukta uyuz bulunursa, bunu personele bildirmek önemlidir. Semptomların ortaya çıkmamış olsa bile, çocuğun sınıf arkadaşları ve bakıcılarının da tedavi edilmesi gerekecektir.

Huzurevleri gibi uzun süreli bakım tesisleri uyuz salgınlarına yatkın olabilir. Bu tesislerde görevli bakıcılar, tesisin sakinlerine banyo ve giyinme konusunda yardımcı olduğu için, ten teması yaygındır. Bu nedenle yeni sakinlere ve personele uyuz taraması yapılması önemlidir.

EVCİL HAYVANLARDAN UYUZ BULAŞIR MI?

Kediler ve köpekler de insanlar gibi uyuz hastalığına yakalanabilir. Ancak hayvanlarda görülen uyuz akarı türü insanlarda görülen uyuz akarı türü ile aynı değildir. Kedi ve köpek uyuz akarı insanlara geçse bile, insan derisinde üreyemez ve çoğalamaz. Bu da akarların herhangi bir ciddi belirtiye neden olmadan ve uyuz hastalığını başlatmadan ölecekleri anlamına gelir.

Uyuz vakasında artışların yeni bir artış olmadığını belirtmeliyim
Uyuz vakasında artışların yeni bir artış olmadığını belirtmeliyim

♦ UYUZ HASTALIĞI BELİRTİLERİ NELERDİR?

”Uyuz vakasında artışların yeni bir artış olmadığını belirtmeliyim”

–   Dermatoloji Uzmanı Dr. Neşe Göçer Gürok:

“Biz bunu 2018 yılından itibaren fark ediyorduk. 2018 yılından sonra vaka artışında ciddi bir artış vardı. Bu 2019, 2020 ve 2021 yıllarında da devam etti. Bu yılda etkisini sürdürüyor. Artış olarak önceki yıllara göre benzer bir artış olarak görülse de kamuoyunun da gündeme getirmesiyle daha fazla bir farkındalık oluştu..

Neden gece kaşıntısına sebep oluyor?

Çünkü vücut gece belli bir ısıya ulaştığında özellikle hasta yatarken kaşıntıdan dolayı uyumakta zorlanıyor ya da uykusundan uyandırıyor. Onun dışında özellikle el ve ayak bileklerinde, parmak aralarında, koltuk altlarında, kasıklarda ve özellikle erkeklerde genital bölgede kadınlarda ise meme başı etrafında kaşıntılar ve uyuza dair belirtiler görebiliyoruz. Bu belirtiler, sillion dediğimiz parazite dair tüneller, kabarıklıklar ve kişinin derisini kaşımasıyla birlikte tırnak izleri olabiliyor”

“UYUZ HAYVANLARDAN BULAŞMIYOR”

”Uyuz hastalığı kişinin yaşam kalitesini çok etkileyen bir durum”

–   Uzman Gürok:

“İnsanın günlük hayatına devam etmesini engelliyor. Bu zaten normalde de kişiyi rahatsız eden bir durum. Ayrıca tedavi edilmezse sekonder enfeksiyonlara neden olabiliyor. Hatta bazı ilerleyen durumlarda bakteriyel enfeksiyonlar sonrasında ciddi bir böbrek iltihaplanmalarına neden olabiliyor..

Uyuz hastalığı bazı sistemik komplikasyonlara yol açabiliyor. Biz sadece bir deri hastalığı diyoruz ama tedavi edilmezse derinin dışında farklı organlarda etkilere sebep olabiliyor. Uyuz vakasının en ciddi belirtisi gece kaşıntısıdır..

Uyuz hayvanlardan bulaşmıyor. Bizim uyuz yapan dediğimiz parazit, sarcoptes scabiei var hominis insanlarda yapan, sarcoptes var canis kedi ve köpeklerde, bovis, sığırlarda yapıyor. Bir türün hastalığı diğer türe bulaşmıyor. Bir insan uyuz kapmışsa bu başka bir insandan bulaşmıştır. Kediden, köpekten veya başka bir canlıdan bulaşmamıştır. Çünkü bizde uyuz yapan sarcoptes scabiei var hominis dediğimiz insana özgü ve zorunlu bir insan parazitidir. Başka canlılardan bulaşmaz..

Uyuz vakası, yakın temasla bulaşır. Beraber uyumak, beraber vakit geçirmek, yan yana durmak uyuza neden olabilir fakat bunun için ortalama olarak 15 dakika birlikte olmak gerekiyor. O yüzden bir kişinin yanına kısa bir süre oturduktan sonra uyuz olma ihtimali yok” a, cildin ilk tepkileri göstermesi dört ila altı hafta arasında bir süre alır. Bu tepkiler arasında en yaygın olanları özellikle geceleri yoğun kaşıntı, sivilce benzeri döküntülerle kızarıklıklar, kabuklarla kabarcıklar, ve sürek kaşımadan kaynaklanan yaralardır.

Hastalığın erken evrelerinde derideki döküntüler, sivilce, sivrisinek ısırığı ve diğer cilt komplikasyonları ile benzerlik gösterdiği için nedeni anlaşılamayabilir.

Uyuz hastalığını diğer türlerden ayıran sebep olduğu amansız uyuz kaşıntısıdır. Bu kaşıntı genellikle çocuklarda ve yaşlılarda çok şiddetli görülür.

Uyuzun bir diğer ayırt edici özelliği ise deride uzun çizgiler halinde oyukların görülmesidir. Bu kabarık çizgiler ya grimsi beyaz, ya da ten rengindedir. Bu çizgiler dişi akarları tarafından cildin yüzeyinin hemen altında açılan tünellerdir.

Oluşturulan bu yuvaların içine her bir dişi uyuz böceği tarafından 10 ila 25 yumurta bırakılır.

Uyuz akarları vücudun herhangi bir yerinde yaşayabilir, ancak vücudun belirli yerlerini diğerlerine göre daha fazla tercih ederler. Bunlar arasında başta gelenler parmak araları, el bileği, dirsek veya diz kıvrımları, bel veya göbek çevresi, göğüsler veya cinsel organlar ve çok küçük çocuklar ile yaşlılarda baş, boyun, yüz, avuç içi ve tabanlardır.

Uyuz olan bireyler üzerlerinde genellikle sadece 10 ila 15 yetişkin akar taşır ve her akar yarım milimetreden daha küçüktür. Bu onları fark etmelerini çok zorlaştırır.

Çıplak gözle, derideki küçük siyah noktalar gibi görünebilirler. Mikroskop, cilt kazıma işleminden geçen akarları, yumurtaları veya dışkı maddesini tanımlayabilir.

Www.cafemedyam.com
 

♦ KABUKLU UYUZ BELİRTİLERİ NELERDİR?

Aynı zamanda Norveç uyuzu olarak bilinen kabuklu uyuz, bir bireyde on binlerce akar bulunmasından kaynaklanan bir istila türüdür. Sayının çokluğu ten üzerinde akar ve yumurtalarla dolu kalın kabuklar gelişmesine neden olur.

Kabuklu uyuz, en yaygın olarak bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde, yaşlılarda ve engelli kişilerde görülür. Bu tür uyuz oldukça bulaşıcıdır ve salgınları önlemek için hızlı tedavi gerektirir.

UYUZ TANISI !

Uyuz tanısı kendini her ne kadar şiddetli kaşıntı yoluyla belli etse de, doğru teşhisin konulması için mutlaka bir doktor muayenesi gereklidir. Doktor tarafından uyuz akarlarının belirtileri kontrol edilir.

Doktor, vücutta gözlemlenen akarları dermatoskop yöntemiyle incelenir ve yine doktor tarafından gerek görülürse bölgesel kazıma yapılabilir. Dermatoskopik incelemelerle hem akar hem de yumurtaların belirlenmesinde önemli bir rol oynar.

♦ UYUZ HASTALIĞI TEDAVİSİ NEDİR, NE KADAR SÜRER?

Uyuz hastalığı kendiliğinden iyileşmez, çünkü uyuz akarları kendiliklerinden bulundukları vücudu terk etmezler. Hastalık sadece akarları öldüren reçeteli ilaçlarla tedavi edilebilir.

En yaygın tedavi, bir krem veya losyonun boyundan aşağıya tüm vücuda uygulanmasıdır. Bu krem ya da losyon vücut üzerinde 8 – 14 saat bekletilir ve sonrasında yıkanılır.

Kullanılan krem ve losyonlar arasında permetrin içeren kremler, sülfürik merhemler, lindan içeren losyonlar, krotamiton içeren kremler ve benzil benzonat losyonları bulunmaktadır. Bazı durumlarda uyuz tedavisi için hap reçete edilebilir. Kullanılan ilaca bağlı olarak tedavi üç güne kadar sürer.

Uyuz tedavisinde kullanılan ilaçlar uyuz akarlarını ve yumurtaları hemen öldürerek etkisiz hale getirse bile, hissedilen kaşıntıyı hemen gideremezler. Bu, deride devam eden alerjik reaksiyonun sonucudur.

Özellikle geceleri yoğunlaşan kaşıntıyı gidermek için antihistaminik haplar ya da hidrokortizon kremleri kullanılabilir. Ancak hidrokortizon kremi uyuz uyuz döküntülerinin görünümünü değiştireceği için durumu teşhis etmeyi zorlaştırabilir.

Bu yüzden kremi sadece doktor onayıyla kullanmak gereklidir. Buna ek olarak çay ağacı yağı ve aloe vera kremleri de kaşıntıyı hafifletmek için kullanılabilir. Ancak bunların da doktor kontrolünde kullanılması gereklidir.

Uyuz hastalığının yayılmasını engellemek için bir bireye uyuz teşhisi konulunca, kişiyle yakın fiziksel teması olan herkes de tedavi edilmelidir.

Aynı yatakta uyumak, el ele tutuşmak ve birlikte banyo yapmak gibi faaliyetler uyuz akarlarının bir bireyden diğerine geçişini mümkün kılar. Semptomların ortaya çıkmasının dört ila altı hafta arasında sürmesi nedeniyle hane halkının tüm üyelerinin tedavi edilmesi önerilir. 

Uyuz akarları kıyafetlerin, yatak takımlarının, mobilyaların veya havluların yüzeyinde iki ila üç gün yaşayabilir. Geride bırakılmış akarların öldüğünden emin olmak için, kullanılan çarşafları ve kıyafetleri sıcak suda yıkamak ve ideal olarak sıcak bir kurutucuda kurutmak gereklidir. Yıkanamayan eşyalar yedi gün boyunca kapalı plastik bir torbada tutulmalıdır.

 Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.

 

♦ UZMANLAR ‘UYUZ’ VAKALARINA KARŞI UYARDI

Tedbir alınmazsa durum vahim olacak!

Diyarbakır’da önceki yıllarda görülen uyuz vakalarında, depremle birlikte artış yaşanmasından endişe ediliyor..

– Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü’nden Dr. Murat Can:

“Durum kontrol altında..”

Bulaşıcı hastalıklar uyarısı

Türkiye’de halk arasında “uyuz” olarak bilinen scabies hastalığı bilimsel verilere göre son 2017-2018 yılından bu yana artış yaşandı..

 

Diyarbakır’da ise son 2 yılda uyuz vakalarında artış gösterirken Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Hamza Aktaş, uyuz vakalarında 5 yıl önceki vakalara bakıldığında son yıllarda bunun 4 kat arttığını aktardı..

 

Kentte, 3 veya 5 yıl önce haftada bir-iki vaka görebiliyorken, geçen yıl günde 3 ya da 5 vaka görmeye başlandı..

 

Meydana gelen depremle birlikte ise toplu yaşam alanlarında “uyuz” gibi bulaşıcı hastalıkların yayılmasından korkuluyor.. 

Türk Tabipler Birliği (TTB), depremin ilk günü “6 Şubat Depremi Bilgi Notu-10: Uyuz Hastalığının Önlenmesi” başlığıyla uyarıda bulundu.. 

– TTB Merkez Konseyi Üyesi Doktor Halis Yerlikaya:

“Özellikle afet bölgeleri için bir tedavi protokolü var. Ayrıca Sağlık Bakanlığına birçok yazı yazıldı ve Türk Tabipler Birliği sitesinde de bulaşıcı hastalıklara dair bilgiler ve uyarılar paylaşıldı..”

Diyarbakır’da bazı toplu alanlarda uyuz vakalarına rastlandı

Güvenlik nedeniyle ismini açıklamak istemeyen bir okul görevlisi:

“Depremden sonra kapılarımızı çok sayıda vatandaşa açtık..Okul personelinin uyuz hastalığından şüphelenmesi üzerine yetkililere ilettik. İl Sağlık Müdürlüğü bilgilendirildi. Akabinde bir sağlık ekibi okula gelerek, depremzedeleri muayene yaptı..

Yapılan muayene sonucunda yaklaşık 20 nüfuslu dört ailede uyuz teşhisi konuldu.. Ön tedavi sonucunda iki aile kendi evlerine gitmek istedi, iki aile de İl Sağlık Müdürlüğü tarafından karantinaya alındı..Vakalara iç çamaşırına kadar tüm kıyafetleri karşılandı..”

– İsminin açıklanmasını istemeyen hemşire:

“Dün kaşıntı rahatsızlığıyla gelen bir hastada uyuz teşhisi yapıldı. Görevlileri aradık buradan götürdüler. Karantinaya alacaklarını ve yakınlarında bulaşıp bulaşmadıklarına bakacaklarını söylediler..”

Diyarbakır (3).jpeg www.cafemedyam.com
Fotoğraf: Gülbahar Altaş/Independent Türkçe

 

♦ VAKALAR ÖNCEKİ VAKALAR, DEPREM SONRASI SÜRDÜRÜLECEK BİR ARTIŞ YOK

Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü Doktor Murat Can:

“Her şey kontrolümüz altındadır. Görülen vakalar da deprem öncesi vakalar ve depremden sonra bir artış söz konusu değil. İlaç tedariki anlamında da şimdilik bir sıkıntımız yok. Hastalarımızla da ilgili herhangi bir sıkıntımız yok. Durum da bundan ibarettir..”

 

– Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Şerif Demir:

 

– Dr. Mehmet Şerif Demir:

“Bize iletilen sayı çok olmasa bile Diyarbakır’da uyuz vakaları yavaş yavaş yükseliyor. Son bir yıldır biliyorsunuz Diyarbakır’da uyuz vakaları var zaten. Ama mevcut durumda ister istemez toplu yerlerde, herkesin bir arada olmadan kaynaklı, uyuz vakalarında maalesef tekrar görülebilir. Bununla birlikte artacak gibi görünüyor..”

Hastalığın yayılmaması için tedbirler alınmalı


TTB Merkez Konsey Üyesi Yerlikaya:

 

“Bir ile dört gün içinde genelde el parmak aralarında, koltuk altlarında, dirseklerde ve kasıklarda görülen şiddetli gece kaşıntısı ile başlıyor. Bu noktalarda gri beyaz renkli tünellerin gözlemleniyor..”

“Hastalığın yayılmaması için hijyen önemli”

– Dr. Yerlikaya:

“Bu hastalarla mümkünse temas edilmemesi gerekiyor. Ortam temizliğine mümkün olduğunca dikkat edilmesi gerekiyor. Bir de vücutta doğrudan temas eden eşyaları, yani ortak eşyaları kullanmamak gerekiyor. Kişisel eşyaların yıkanıp ütülenmesi gerekiyor ancak ne yazık ki mevcut durumda bu ortam da yok. Bu nedenle mevcut durumda temastan kaçınmak gerekiyor..”
 

Halis Yelikaya.jpg www.cafemedyam.com
Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyesi Doktor Halis Yerlikaya
 

♦ AFET BÖLGELERİ İÇİN BİR TEDAVİ PROTOKOLÜ VAR

– Halis Yerlikaya:

“Özellikle afet bölgeleri için bir tedavi protokolü de var. Türk Tabipler Birliği sitesinde de bulaşıcı hastalıklara dair bilgiler ve uyarılar paylaşıldı..

Özellikle temiz içme suyu, duş ve lavaboya ulaşımın zorlaşmasıyla toplu alanlarda, dikkatli olunması gerekiyor..

Hijyenin sağlanmadığı ortamlarda sadece uyuz değil, üst solunum yolu enfeksiyonları, kızamık, bit ve mantar gibi temasla bulaşan hastalıklar veya ishalle sonuçlanan hastalıklar da görülebilir..

Çöplerin uygun bir biçimde toplanması, yaşam alanlarından atıkların bertaraf edilmesi gerekiyor. Deprem bölgelerinde konteynerlerin hızlıca oluşturulması, çadır kentlerde temizlik, ısınma ve barınmayla ilgili gerekli koşulların bir an önce oluşturulmasında yarar var..”
 

Naife K.jpg www.cafemedyam.com
Naife K. / Fotoğraf: Gülbahar Altaş-Independent Türkçe

 

 

♦ DEPREMZEDE: “BU BİZE REVA MI?”

– Depremzedelerden Naife K. 58:

“Bak bir bak, bu bize reva mı? 11 gündür başımı yıkamadım, kıyafetlerimizi değiştiremedik. Nereye gidelim? Yine şükür diyoruz. Yaşanan bu felaketten kurtulduğumuza şükrediyoruz. Ama halimizi de görüyorsunuz. Çocuk ve torunlarımla bir çadırda kalıyoruz. İki çocuğumda evli, bir çadırda 10 kişi kalıyoruz. Binamızın yıkılacağını söylediler. Çok kötü oldu çok…Kokuyoruz artık. Lavabo kötü, bu durumda nasıl temiz kalabiliriz? Hastalıklar, bulaşıcı hastalıklar yayılmasında ne olsun?”

© The Independentturkish//Gülbahar Altaş 

Please follow and like us:

Bir yanıt yazın

Social media & sharing icons powered by UltimatelySocial
Verified by MonsterInsights