
Kanser çok karışık bir problem. Bir kere her hastanın kanseri farklı.
Türk mühendis Selim Olçum ve arkadaşları, hangi ilacın hangi kanser türüne cevap vereceğini bulan bir sistem geliştirdi.

Türk mühendis Selim Olçum ve arkadaşları, hangi ilacın hangi kanser türüne cevap vereceğini bulan yeni bir sistem geliştirdi.
Klinik çalışmaları yakında hayata geçecek. Bu yöntemle hastalar tedavide doğru yönlendirilecek
- Elektronik mühendisi Selim Olçum:
”Mühendislik bilgilerimi tıp dünyasının hizmetine sundum. Beni buna ne teşvik etti derseniz: kanser hastalığının çok yaygın olması.”
‘Kanseri çözmem lazım…‘

- Selim Olçum:
”İlk etapta bilgimin ve çalışma alanımın uzmanlığımın en faydalı olacağı soruları aramaya başladım. Mutlaka kanser çalışmam lazım gibi bir motivasyonum yoktu ama kanser tabii günümüzün en büyük problemlerinden biri.
Eğer benim yeteneğim ya da bilgi birikimim buna faydalı olabilecekse, orada bir soru varsa bana uygun oraya yönlendim. 6-7 sene önce kanseri seçtim.
Benim hem büyükbabam hem babaannem kanserden öldü, ama onlardan motive olarak a benim bunu çözmem lazım gibi bir durum olmadı. Ama her yerde görüyoruz.”
‘Daha iyisi için Şirket kurdum’

- Selim Olçum:
”Çalışmalarımı, en iyi teknoloji üniversitelerinden MIT ‘de sürdürürken, daha fonksiyonel teknolojiler yaratmak adına bir şirket kurdum.
Kişiselleştirilmiş kanser tedavisi konusunda bir teknoloji geliştirmeye çalışıyoruz. Kişiselleştirilmiş kanser tedavisi dediğimiz zaman, bu bireylerin DNA sekanslarını ve oradaki mutasyonlarla terapilerin eşleşmesi şeklinde oluyor ve çok iyi teknikler var ve mutasyonlar ve ilaçlar çok iyi işlenebiliyor. Bazı durumlarda yüzde 90’larda yüksek bir sıklıkla eşlenemiyor. Biz de bir teknoloji geliştirdik ve bunu kliniğe sunmaya çalışıyoruz.”
‘İlaçların etkisini ölçen mikroçipimiz var…‘
- Selim Olçum:
”Hastalardan alınan kanser hücrelerinin çeşitli olası ilaçlara karşı nasıl tepki gösterdiğini ölçen bir mikroçipimiz var.
Ölçme dediğim zaman bu tek tek hücreler ağırlığını ilaca karşı nasıl değiştiriyor. Ağırlığı azalıyor mu artıyor mu ve şunu gördük ki eğer ilaç etkili olacaksa öldürecekse o hücreleri, hücrelerin ağırlığı azalmaya başlıyor. Eğer öldürmeyecekse, o hücreler dirençli olacaksa, ağırlığı azalmıyor.
Bu farklılığı gözeterek hangi ilaç o hastalığın hücrelerine en etkin onu bulmaya çalışıyorum.
Şu anda içinde bulunduğumuz süreçte küçük bir çalışmamız oldu yaklaşık 9-10 hastayla sonuçları olumlu oldu ve dolayısıyla daha bunun kliniğe geçebilmesi için 100 hastalık 150 hastalık büyük panellerde çalışmalar, daha böyle tasarlanmış çalışmalar yapılması gerekiyor.”
‘2 yıl boyunca klinik çalışması olacak…‘

- Selim Olçum:
”Bu çalışmalarımızı üniversite bünyesinde yapmaktan ziyade, fon alarak bir şirket bünyesinde yapmak daha uygun oluyor. Burada Harvard’ın hastaneleriyle ortak çalışarak bir klinik çalışma götürüyoruz. Önümüzdeki 2 yıl böyle olacak. Eğer klinik çalışmamızın sonucu olumlu olursa teknolojiyi kliniğe yönlendirmek için devam edeceğiz”
Olçum ve ekibinin çalışması zaten zorlu geçen bir süreci daha da zorlaştıracak yanlış ilaç tedavilerinin de önüne geçecek. Klinik çalışmalarının başarıya ulaşması tıp dünyasını bir adım öteye taşıyacak.
‘İlk Hedef İlik Kanseri…‘
- Selim Olçum:
”Kanser çok karışık bir problem. Bir kere her hastanın kanseri farklı. Her kanser farklı, her hastanın kanseri farklı. Şu anda üzerine gittiğimiz problem ilik kanseri üzerine. İlk hedef o. O çalışırsa o zaman diğer kan kanserlerinde de çalışıyor mu diye bir soru sorabiliriz zaten onunla uğraşıyoruz şu anda. Ya da daha katı tümörler üstüne çalışabiliriz. Bunlar hep giderek zorlaşan durumlar bizim teknolojimiz için. O yüzden biteceğini sanmıyorum bir tanesini çözmekle. Bir ömür boyu bununla uğraşılabileceğini düşünüyorum.”
Olçum, şimdilik küçük ölçekli bir çalışma yürütmüş ancak hedefinde çok daha geniş kapsamlı çalışmalar var.
- Selim Olçum:
”Benim izimden gitmek isteyen gençlere iki önemli tavsiyem var. Çalışmaları ve değişime açık olmaları.”