Evli ve çocukluyum sorusu:

    –Eşim ve ben ikimiz de Müslümanız ve 40’lı yaşlarımızın başındayız..

Eşim hiçbir zaman onun görünüşüyle ​​​​özel olarak ilgilenmedi ve doğal olarak güzel olmasına rağmen fiziksel görünümüne hiçbir zaman fazla çaba göstermedi.. Özellikle son birkaç yıldır bu durumu kabullenmenin giderek zorlaştığını fark ettim. Fazla doğum kilosunu kaybetmemiş (yıllar oldu) ve saçları yok olacak kadar ince . Eğer onun bu konuda biraz endişesi olsaydı ben daha az stresli olurdum, ancak o en ufak bir rahatsızlık duymuyor..

   –Bundan ayrı fakat bağlantılı olan şey ise onun artan dini bağlılığıdır..

Birkaç yıl önce başını örtmeye başladı. Ben buna karşıyım. O zamanlar fiziksel durumunu iyileştirmesi şartıyla bu tekliften vazgeçmiştim. Bunun beni berbat ve yüzeysel gösterdiğini biliyorum ama hiçbir gelişme olmadı.

   –Onun tek motivasyonu din gibi görünüyor :

Giderek daha dindar hale gelmesi beni rahatsız ediyor. Karımı seviyorum ama fiziksel olarak kendine bakamaması nedeniyle gözlerim sürekli kayıyor. Sürekli başka kadınlarla ilgili fanteziler kurarım ..

Sorun ben miyim? Ben sadece orta yaş krizinin sancılarını çeken bencil bir adam mıyım? Partnerimden daha fazlasını beklemem mantıksız mı?

Cevap:

   -Eminim ki partnerinizden oldukça yüksek beklentileri olan bencil bir adamdan çok daha fazlasısınız, ama şu anda kesinlikle ben-merkezcilik olarak görülebilecek unsurlara sahipsiniz.. Hepsi senin hatan değil. Kadınların bir şekilde erkeklere karşı sorumlu olduğu fikrine sahipsiniz. Meydan okumanız gereken şey budur..

  -Başını örtme kararı, dini bağlılık düzeyi gibi şeylerin size bağlı olmadığını anlamalısınız..

Bu konularda onun özerkliğine ve seçimlerine saygı duymalısınız. İzin vermek ya da izin vermemek haklarınız arasında değildir. Onu sizin emirlerinizi yerine getirmek için orada olan biri olarak değil, eşitiniz olarak düşünün. Ve onu suçlamak yerine kendi sorumluluğunu al..

   -Başka kadınlara bakmanın ve ondan hoşlanmanın “fiziksel olarak kendine bakamamasının bir sonucu olduğunu” söylüyorsunuz..

Hayır değil. Çünkü sen gözlerini dikmeyi seçiyorsun. Sorumluluk sizde, kendi davranışlarınızdan dolayı karınızı suçlamayın. Ve bu arada kadınlara bu şekilde bakmak bizi rahatsız edebilir.

   -Beklentilerinizin toplumsal baskılardan mı yoksa kişisel güvensizliklerden mi etkilendiğini düşünün..

   -İnsanların yaşlandığını ve fiziksel görünümlerinin zamanla değiştiğini kabul edin.

   -Onu sevdiğini söylüyorsun..

Bu iyi. Ama aşk bir duygudan daha fazlasıdır. Bu bir eylemdir. Bu, onunla daha derin bir düzeyde bağlantı kurmak, onu daha fazla tanımak ve anlamak için onunla inanç ve maneviyat hakkında düzenli tartışmalara katılmak anlamına gelebilir. Birini gerçekten görmek, tanımak ve anlamak, onu sevmektir..

  -Talepte bulunmak yerine ona hedeflerini ve bu hedeflere ulaşmasında onu nasıl destekleyebileceğinizi sorun..

Fiziksel sağlığını iyileştirmekle ilgilenmiyor olabilir, ancak ilgileniyorsa egzersiz veya sağlıklı beslenme gibi aktivitelere katılmayı teklif edin..

  -Eleştirmen olmaktan ziyade destekleyici bir ortak olun.

   -Eşinizi mevcut mutsuzluğunuzun nedeni olarak görmek yerine, kendi kişisel gelişiminize ve kişisel gelişiminize odaklanın. Bu, hissedebileceğiniz hayal kırıklığı ve güvensizliğin bir kısmını hafifletecektir..

   -Eşinizden beklentilerinizi yeniden değerlendirin..

Fiziksel çekim, bir çiftin başlangıçta bağ kurmasında genellikle önemli bir faktör olsa da, uzun vadede bu kadar önemli olması gerekmez. Eşinizin başka nitelikleri var, başka şeyler yapıyor. Bir benliği var, bir hayatı var, çocuklarına bakıyor, standartları var. Onun kişiliğine, değerlerine ve ortak deneyimlerinize odaklanın. Onun sizin için yapmadıklarına odaklanmak yerine, onun olduğu ve yaptığı her şeyi takdir etmeyi kendinize öğretin. Evlilik sadece tek bir kişinin nüfuz sahibi olmasından ibaret değildir ve eğer kendinize ondan daha fazla etkilenmesine izin verirseniz, onun size karşı yumuşayacağını asla bilemezsiniz..

Kendiniz üzerinde çalışmak yerine kendi dışına bakıyor ve başkalarını suçluyor gibi görünüyorsunuz, ama sorun değil, bu yolculuğu eşinizle paylaşırsanız öğrenebilir ve belki birlikte büyüyebilirsiniz..