SIYASET

FOTOĞRAFIN YAPTIĞI 3 ÇAĞRIŞIM

“Bu fotoğraf aslında bir yanıyla Türkiye haklarına eski dönemin bütün kötü hatıraları olan JİTEM’i, Beyaz Toros’ları, yargısız infazları, ölüm çukurlarını hatırlatıyor. Yapılan bütün bu kötülüklerin altındaki imzalar fotoğrafta olan bu isimlere ait.”

‘Yeşil’ ve ‘Beyaz Toros’ mesajıyla Kürtlere kontrgerilla cinayetleri hatırlatıldı

🟢 İKTİDAR ÖLÜ GEÇMİŞİ YARDIMA ÇAĞIRIYOR”

Bursaspor-Amedspor karşılaşmasında atılan slogan ve açılan pankartlarla Kürtlere, geçmişte yaşatılan “hukuk dışı eylem, cinayet ve işkence yöntemlerin” hatırlatılarak benzerlerinin yaşatılma mesajı verildi

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 2. Lig Beyaz Grup’ta dün gerçekleşen karşılaşmada çıkan olaylar..

Olay önceki gece Bursaspor taraftarının Amedspor oyuncularının kaldığı otelin önünde toplanmasıyla başladı..

“Ne mutlu Türküm” sloganları atan taraftar grubu, gece boyunca havai fişek patlattı ve yüksek sesle Mehter Marşı çaldı..

Gündüz oynanan maç, futbolda benzerine az rastlanır görüntülere sahne oldu.

Fiziki saldırının yanında müsabaka esnasında bozuk paradan su şişesine kadar yüzlerce madde atıldı. Hatta bir Bursaspor taraftarının sapanla taş attığı bile tespit edildi..

Maç bittikten sonra Amedsporlu futbolcular, soyunma odasında bile fiziki saldırıya uğradı..

Bursaspor tribününde 1990’lı yıllarda binlerce kişinin faili meçhul şekilde kaybettirilmesinde rolü olan “Yeşil” kod ismiyle bilinen Mahmut Yıldırım ve aynı yıllarda JİTEM’in insan kaçırmak için kullandığı araç olarak bilinen “Beyaz Toros” posterleri açıldı. 

Bu posterlerin açılması Kürt toplumunda büyük tepkilere neden oldu. Siyasetçisinden yazarına, akademisyeninden öğrencisine kadar toplumun değişik kesimlerinden birçok insan buna sert tepki gösterdi..

Ancak atılan slogan ve açılan pankartlara bazı siyasi parti üye ve yöneticileri destek verdi. 

“Torosumuz beyaz değil ama yine de yenilmeyiz”

Amedspor’un “Beyaz toroslarınızı da yeşilinizi de yeneceğiz!” tweetini alıntılayan İYİ Parti İstanbul Gençlik Kolları İl Teşkilat Başkanı Tamer Kavukoğlu, bir torosun önünde poz verip “Torosumuz beyaz değil ama yine de yenilmeyiz” paylaşımı yaptı.. 

Tepkilerin ardından hesabını kilitleyen Kavukoğlu, bir süre sonra paylaşımını sildi..

“Vatanına göz dikeni ez oğul”

Bir diğer destek de Zafer Partisi Bursa Gençlik Kolları’ndan geldi. 

Sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, “Vatanına göz dikeni ez oğul! Biz geldik siz neredesiniz?” ifadelerini kullandı.

🟢 “YEŞİL” VE “BEYAZ TOROS LAR” KÜRT HAFIZASINDA NEYİ ÇAĞRIŞTIRIYOR?

Amedspor ve Bursaspor maçında sahaya söz konusu görsellerin girmesine neden engel olunmadı?

“Kontrgerilla cinayetlerini hatırlatıyor”

Birçok Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele (JİTEM) davasında müdafi olan İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Eren Keskin, açılan pankartların belli siyasi odaklar tarafından karar verildiği görüşünde..

– Eren Keskin:

“Yeşil, Cem Ersever ve ‘Beyaz Toros’ posterleri Kürtlerin hafızasında ilk başta kirli savaş politikaları, gözaltında kayıpları, kontrgerilla cinayetleri ve köy yakmalarını hatırlatıyor..

Bursaspor tribününde açılan posterlerin tek başına taraftar tepkisi olduğuna inanmıyorum.. Açıkçası bunun belli siyasi odaklar tarafından karar verildiğini, hatta iktidarın küçük ortağının bunda son derece bir etkisi olduğunu düşünüyorum..”

İçişleri Bakanı’nın açıklamasının hiçbir inandırıcılığı yoktur”

– Eren Keskin:

“Pankartların hazırlanması, sloganların atılması ve şiddet gösterileri karar vericilik doğrultusunda yapıldı… Hatta Amedspor Kulübü Başkanı’nın söylemine göre soyunma odalarına mermiler bırakılmış. Bunların hiçbiri siyasi bir organizasyon dışında yapılamaz..

İki kişinin bir araya gelip basın açıklamasını engelleyen polisin bir gece önceden başlayan nefret söylemini, sloganlarını, ölüm tehditlerini engellemediler. Maçta neler olacağı belliydi. Ertelensin talepleri olmasına rağmen ertelenmedi ve büyük bir şiddet olayına sahne oldu..”

“Açılan pankartlarla ‘Biz Kürt sorunu politikamızda 90’lara geri dönüyoruz’ mesajının verilmek istendi..”

– Eren Keskin:

“Bunun başka hiçbir anlamı yoktur, olayın ardından İçişleri Bakanı’nın yaptığı açıklamanın hiçbir inandırıcılığı yoktur, bunu baştan engelleyebilirdi ama maalesef yapmadılar ve Kürtlere bundan sonra böyle olacak denildi. Amedspora tepkinin temel nedeni Kürtlerin ulusal bağlılığını sağlamış olmasıdır. Her kesimden Kürt Amedspor’u seviyor, böyle bir yanı var ve bunu korkutucu bulduklarını düşünüyorum.”

W
Amedspor oyuncularına tribünden yüzlerce cisim atıldı / Fotoğraf: Twitter

🟢 BU HUKUK DIŞI EYLEMLERİ, CİNAYETLERİ, İŞKENCELERİ, ÇAĞRIŞTIRDI

12 Mayıs 1998’de Ankara’da İHD Genel Merkezi’nde uğradığı silahlı saldıran kurtulan eski Demokratik Toplum Partisi Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal da posterlerin gösterilmesinin rastlantı olmadığı görüşünde.

Türkiye’nin bir kaos sürecini yaşadığını ve bununla neyi anımsatmak istediklerinin anlaşılır hiçbir tarafının olmadığını ifade eden Birdal, “Bu hukuk dışı eylemleri, cinayetleri, işkenceleri, çağrıştırdı. Bu insanlığa karşı işlenmiş, savaş suçlarını anımsatan bir tabloydu” diye konuştu..

“Kürt demokratik siyasetine yönelik bir nefret”

Söz konusu olayı ırkçı, ayrımcı ve utanç verici bir tablo olarak niteleyen Birdal, “İnsanları barıştıracak, dayanışmanın artırılması gereken bir günde böyle bir tablo kabul edilir değil” dedi ve ekledi..

– Akın Birdal:

“Bu Amedspor’un şahsında yine Kürt halkına, Kürt demokratik siyasetine ve barışa yönelik bir nefret ve ırkçı fotoğraftı. Biz bunu şiddetle yeriyor, kınıyor ve lanetliyoruz. Sorumlular hakkında soruşturmanın başlatıldığı söylendi, umarım en kısa sürede sonuçlanır ve gereği yapılır.”

Demek ki hala kan dökmek istiyorlar”

20 Eylül 1992’de Diyarbakır’da katledilen Musa Anter’in oğlu Dicle Anter de Keskin ve Birdal ile benzer kanaatte.

Dicle Anter’e göre söz konusu posterlerin açılması planlı bir provokasyon. 1993 yılında Sivas katliamında bakıldığında benzer durum yaşandı. 

Diyarbakır’ın Lice ilçesinde başta olmak üzere “Beyaz Torosların” insanların öldürülmesi için kullandığını kaydeden Anter, “Yeşilin durumu ise bellidir. Hala devletin, JİTEM’in kullandığı ve her türlü cinayetin içinde olan, babamın öldürülmesinde dahi dahli olan bir kişinin pankartının açılmasının anlamı nedir. Demek ki hala kan dökmek istiyorsunuz?” sorusunu yöneltti.

🟢 FUTBOL KULÜBÜ KAPATILMALI, HAKEMİN LİSANSI İPTAL EDİLMELİ

Yaşanan olaylar nedeniyle maçın iptal edilmesi, dünyada örneğine az rastlanır bir durum olduğuna vurgu yapan Anter, sözlerini şöyle tamamladı..

– Dicle Anter:

Neden bunun tedbirini almıyorsunuz? Sahaya giren insanların ceplerindeki bozuk paraları dahi alınırken, kurşun ve pankartla beraber birçok şeyi içeri almak ne demektir? Emniyet görevlileri nerede? Türkiye’de bir cezasızlık sistemi var. Herkesin yaptığı yanına kar kalıyor. Yapılacak şey bellidir; bu futbol kulübünü kapatacaksınız, ligden çekeceksiniz, hakemin de lisansını iptal edeceksiniz ki bir daha böyle bir provokasyon olmaması için. Biz Kürtler olarak bu durumu kabul etmiyoruz. 17 bin faili meçhul cinayetleri çağrıştıran sembolleri kabul etmiyoruz. Bu insanlık suçudur.”

© The Independentturkish//Abdulhakim Günaydın 

Www.cafemedyam.com

🟢 DEVLET BAHÇELİ: “BİZİM İÇİN AMED DİYE BİR YER YOKTUR”

Bahçeli ayrıca, geçen hafta oynanan TFF 2. Lig maçında Amedsporlulara saldıran Bursaspor taraftarını kürsüden selamlayarak ırkçı saldırı için ‘milli duruş’ nitelemesi yaptı.

MHP lideri, şu sözeri kullandı:

“Bize göre Amed diye bir yer yoktur, Amedspor’dan bahsedilemeyecektir. Bursa’da küçük bir azınlık olan terör yandaşlarının stadyumu tahrik etmesi, çıkan olayların Kürt kökenli kardeşlerimle ilişkilendirilmesi rezalettir. Türk ile Kürt arasına düşmanlık tohumu ekmeye kalkan kim varsa, koparılması gereken çıban başıdır. Diyarbakırspor’un Amedspor olarak nitelendirilmesi bizim nezdimizde yok hükmündedir. Bursaspor taraftarlarını buradan selamlıyorum, milli duruşlarından dolayı tebrik ediyorum.”

Www.cafemedyam.com
Www.cafemedyam.com

Susurluk Davası’nın kilit isimlerinin bir araya gelip fotoğraf paylaşması…

HDP Milletvekili Musa Piroğlu:

“Bu fotoğraf ne ima ederse etsin sırtını Saray’a dayıyor. İktidar ölü geçmişi yardıma çağırıyor.”

Balıkesir’in Susurluk ilçesinde 3 Kasım 1996’da meydana gelen kazanın ardından ortaya serilen devlet-siyaset-mafya ilişkilerinin başrolünde yer alan eski MHP milletvekili ve emekli Korgeneral Engin Alan, emekli Albay Korkut Eken, organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı ve faili meçhul davalarında sık sık ismi geçen eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, 16 Ekim’de Bodrum Yalıkavak Marina’da bir araya gelerek fotoğraf paylaştı. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu:

“Fotoğrafın çağrıştırdıklarını anlayabilmek için tarihsel sürece bakılması gerekiyor..

Fotoğrafın Van’da helikopterden atılan iki yurttaş ve kaçırılma olaylarının sıklaştığı iki önemli olayın yaşandığı döneme denk gelmesi tesadüfü değil.
 
Paylaşılan fotoğrafta yana yan gelen isimler karanlık bir dönemi ifade ediyor.”

https://www.cafemedyam.com/2020/08/22/ugur-mumcu/

🟢 FOTOĞRAFIN YAPTIĞI 3 ÇAĞRIŞIM !

HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu:

“Saray rejimi 3’lü yapıdan oluşuyor..

  • Bir ayağında AKP ve Saray,
  • Bir ayağında MHP,
  • Son ayağında ise kimilerinin Ergenekon, kimilerinin de derin devlet dediği bir yapıdan oluşuyor.

Paylaşılan fotoğrafın da 3 büyük çağrışımı olduğunu sözlerine ekleyen Piroğlu:

“Birincisi, fotoğraftaki 3 isim geçmişte derin devletin tüm operasyonları yürüten kişilerden oluşuyor..  

İkincisi yine bu derin devlet operasyonunun başka bir ayağını kuran mafya lideri Alaattin Çakıcı..

Üçüncüsü devletin kendisi..

Susurluk aslında bu çetenin nasıl bir iş birliği içinde olduğunu açığa çıkarmıştı. Bu yüzden bu fotoğraf aslında bir yanıyla Türkiye haklarına eski dönemin bütün kötü hatıraları olan JİTEM’i, Beyaz Toros’ları, yargısız infazları, ölüm çukurlarını hatırlatıyor. Yapılan bütün bu kötülüklerin altındaki imzalar fotoğrafta olan bu isimlere ait.”  

https://www.cafemedyam.com/2020/10/19/faili-mechul-cinayetler-organize-suc-orgutu-lideri-ile-birliktelik/

‘KRİZ DÖNEMLERİNDE İKTİDARLAR ESKİNİN GİYSİLERİNİ GİYER’ 

İktidarın son süreçte kamuoyunun desteğini yetirdiğini sözlerine ekleyen Piroğlu, Karl Marx’ın “Kriz dönemlerinde iktidarlar eskinin sloganlarını ödünç alırlar. Eskinin giysilerini giyerler. Geçmiş dönemin kahramanlarını taklit ederler ama aynı zamanda geçmiş süreçlerin korkularını da yardıma çağırırlar” sözünü anımsattı.

Piroğlu:

“İktidar kendi zeminini mobilize etme yeteneğini kaybetti ve toplumsal meşruiyetini yitirdi. Tamda bu aşamada iktidar ölü geçmişi yardıma çağırıyor. 1993 süreci diye anılan o karanlığın topluma yeniden dayatılması anlamına geliyor. Bu yüzden yeni kıyafetler içinde eski katliamları ima eden bir görüntüyü karşımıza çıkardılar.”

‘DERİN YAPI AKTİF HALE GETİRİLİYOR’

Devletlerin tamamında derin devlet denilen yapılanmaların hep olduğunu ifade eden Piroğlu:

“Osmanlı’dan bu yana bu yapılar Türk devletinden hiç kopmamıştır ve kesintisiz olarak bugünlere kadar gelmiştir. Ortaya çıkan fotoğrafa bakıldığında mevcut var olan derin yapının daha aktif hale getirilmek istendiğini okuya biliriz. Bu derin yapı devletin doğasında hep vardı ve devlet var olduğu sürece de olacak.”

Duvar

Click to comment

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

To Top
%d blogcu bunu beğendi: