GENEL

Muhsin Yazıcıoğlu: Bir çuval kaset

.

İÇİNDEKİLER

Bunu paylaş:
Bunu beğen:

ÖZDAĞ’IN KALEME ALDIĞI MUHSİN YAZICIOĞLU KİTABINDAN: ERDOĞAN’I ARAYIP ‘5 MİLYON DOLARI VERMEK İÇİN GİTMEK DİYEREK UYARDI, SUÇÜSTÜ OPERASYONDAN KURTARDI..!

“Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’ın kaleme aldığı “Son Alperen – Muhsin Yazıcıoğlu’nun Sır Görüşmeleri” kitabı..!”

Muhsin Yazıcıoğlu – Recep Tayyip Erdoğan / Fotoğraf: Twitter//cafemedyam

Siyasi hayatının büyük bölümünü, Büyük Birlik Partisi’nde (BBP) geçiren Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, şaibeli bir şekilde ölen BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun siyasi serüvenini kaleme aldı..

Özdağ kitapta, MHP’den ayrılıp Büyük Birlik Partisi’ne geçen eski milletvekili Saffet Topaktaş’ın, Yazıcıoğlu’yla ilgili anılarına da yer verdi..

Saffet Topaktaş’ın anılarını anlattığı bölümde, Yazıcıoğlu ile Erdoğan’ın geçmişte yargılandığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’yle ilgili bir davayla ilgili, aralarında geçtiği ifade edilen bir konuşmaya da yer verildi..

SUÇÜSTÜ YAPACAKLARMIŞ..!

Topaktaş’ın ağzından aktarılan bölüm aynen şöyle:

“Erdoğan’ın İBB’yle ilgili bir mahkemesi var, dosyası Yargıtay’a gelmiş. Muhsin Başkan’la oturuyoruz, bir telefon geldi.. Muhsin Başkan hemen Tayyip Bey’i aradı, ‘Randevulaştığın yere gitme!’ diye uyardı..

Başkan’a ‘Bu ne, ne oluyor?’ diye sordum. 5 milyon doları birine vermek için gitse orada suçüstü yapacaklarmış.. Hatta Başkan’a ‘Ne diyorsun?’ dedim. ‘Bize böyle bir bilgi geldi. Bize yakışmaz, bildirmek gerekir’ dedi.. Bildirdi, ‘randevuya gitme’ dedi. Böylece o olaydan kurtardı.”

MUHSİN BAŞKAN BİRLİKTE HAREKET ETMEYİ KABUL ETMEDİ..!

“Özdağ’ın Topaktaş’tan aktardığı bir başka anekdoda göre ise, öldürülen iş insanı Üzeyir Garih ile Muhsin Yazıcıoğlu arasında geçen bir görüşmeyi ele alıyor.. !”

O bölümde, şu ifadeler yer alıyor:

“Üzeyir Garih partiye geldi.. İkisi görüştüler. O tarihte DSP-MHP-ANAP koalisyonu vardı.. ‘Türkiye 2 partili döneme gidecek’ demiş. Muhsin Bey bize anlattı. ‘Sen dışında kalma’ diye teklif yapmış. Hanefi Çelik’in evinde Tayyip’le görüşme var.. Bütün arkadaşları Muhsin Bey’e ‘Birlikte hareket edelim’ dediği halde, Başkan kabul etmedi. Şimdi sağ olsa idi, bunların alternatifi olurdu..”

GÜL VE ARINÇ’IN GÖZÜNDEN MUHSİN YAZICIOĞLU..!

Selçuk Özdağ, siyasi hayatına ülkücü hareket içinde Milliyetçi Hareket Partisi’nde (MHP) başlayıp, Muhsin Yazıcıoğlu’nun kurduğu birlikte Büyük Birlik Partisi’ne katıldı..

Yazıcıoğlu’nun şaibeli ölümünün ardından AKP’ye geçip milletvekili olan, şimdilerde ise Ahmet Davutoğlu’nun kurduğu Gelecek Partisi’nde Genel Başkan Yardımcılığı görevi yapan Özdağ’ın kitabının tanıtımında, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Bülent Arınç gibi isimlerin görüşleri de yer alıyor..

ABDULLAH GÜL: “ÇALIŞMALARDAN RAHATSIZ OLANLAR OLDU“..!

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Muhsin Yazıcıoğlu’yla ilgili ifadesi şöyle:

“… Devlet Denetleme Kurulunu görevlendirdim, çok sıkı talimatlarım oldu. Onlar da çok çalıştı, rapor da yayımlandı. Bunlar savcılığa, ilgili kurumlara verildi. O ara, bu çalışmalardan rahatsız olanlar oldu. Bana da iletildi…”

BÜLENT ARINÇ: “BUGÜNKÜ İKTİDARI HİZAYA SORABİLECEK GÜÇTE İDİ“..!

Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç ise şunları söylüyor:

“… Allah ömür verse de bugünlere gelse idi, bugünkü iktidarı da hizaya sokabilecek güçte idi, düşüncesi ve ikazı ile…”

TÜRKİYE’Yİ SALLAYACAK BİR ÇUVAL KASET..!

“Bana öyle görüntüler teslim edildi ki Türkiye’de yer yerinden oynar.. ”

Söyleyen kişi, şüpheli bir kazada hayatını kaybeden Muhsin Yazıcıoğlu idi..

Peki, neydi o görüntüler.?

Anlatayım…

Seçimler yaklaştıkça sızıntılar da artıyor. Böylesi dönemlerde kritik sınav ise bel altı operasyonlarda veriliyor..

Zamanında sınıfta kalanlar oldu; Erdoğan, Baykal’a yapılan kaset kumpasında “Bu özel değil, genel genel” dedi. Öyle ya, Fethullahçıların kaset operasyonları AKP için mayın temizliğiydi..

Meğer…

Yazıcıoğlu’na da teslim edilen bir çuval kaset varmış..

Okurla yeni buluşan, oldukça kritik bir kitaptan öğrendim bunu: “Son Alperen Muhsin Yazıcıoğlu’nun Sır Görüşmeleri”ni

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ ve gazeteci Veli Toprak birlikte hazırlamıştı. Onlarca isim, bu kitap için Yazıcıoğlu’na dair bilinmeyen birçok özel anısını anlatmıştı..

Konuşanlardan birisi de BBP liderinin danışmanlığını yapan Bilal Habeşi Özkaynar’dı..

Yazıcıoğlu’nun uzun yıllar en yakınındaki isimlerden biri olan Özkaynar, şahitliğini şöyle aktarıyordu:

“Bir gün rahmetli başkana birileri bir çuval kaset, CD, görüntü getirdi. Birileri işte, bu kayıtları yapanlar ya da ele geçirenler. Bu kayıtların, görüntülerin başka ellere geçebilme endişesiyle, yanlış ellere geçebilme endişesiyle başkana teslim etmek istediler. ‘Bunlar çok tehlikeli görüntüler. Bir şekilde kaydedildi, bir şekilde ele geçirildi. Bunun içinde sanatçılar var, siyasetçiler var, işadamları var, devlet adamları var, askerler var. İşte insanların zaaflarından, zafiyetlerinden faydalanılarak kimi oyunla, tezgâhla kimi de takiple elde edilen görüntüler.. Bu görüntülerin her biri Türkiye’nin gündemini değiştirip sallayacak nitelikte. Bunları emanet edecek kimseyi bulamıyoruz.. Bizde de kalamayacak.. En güvenli olarak sizi biliyoruz. Size teslim etmek istiyoruz’ dediler.. Başkan da ‘Ben kimsenin uçkurunun bekçisi, kayıtçısı değilim. Gidin ne yapıyorsanız yapın! Beni bunlara bulaştırmayın’ dedi. Onlar da ‘Başkanım bunlar çok kritik. Çok insanı zora, sıkıntıya sokacak. Türkiye’de gündemi değiştirecek, yerle bir edecek belgeler, görüntüler’ dediler.”

O KASETLER ŞİMDİ KİMİN ELİNDE..!?

Kitaptan öğreniyoruz ki Muhsin Yazıcıoğlu sonunda ikna edilmişti “bir çuval” denilen o görüntüleri almakta..

BBP liderinin bu durumu dönemin Kızılay Başkanı’na da aktardığını Özkaynar’ın ağzından okuyorduk:

“Kızılay Başkanı, Yılma Durak, ben, Kızılay Yönetim Kurulu üyesi partili bir arkadaş vardı. Orada başkanım aynısını söyledi: ‘Bana öyle CD’ler, öyle görüntüler teslim edildi ki Türkiye’de yer yerinden oynar. Ama maalesef bu görüntüler bizim devlet adamlarımızın.. Devlete zarar geleceği için bunlar kalacak. Bunların çıkmaması lazım. Bunlar da bana teslim edildi’.”

Kitabın yazarlarının “Bu görüntüler 2010’lu yıllarda çıkan kasetler mi? Başka var mıydı?” şeklindeki sorusuna aldıkları yanıt ise şuydu:

“Muhtemelen bazıları vardı ki ara ara bunlar çıktı. Deniz Baykal çıktı. MHP’ye yapılan operasyon… Bunlar ara ara çıktı, çıkıyor da. Belki bazılarınınki başka ellerde ki çok rahat baskı yapıyorlar. Bunlar üzerinden dizayn ediyorlar..”

Şimdi bu ifşaatları okuyunca yeni sorular da gündeme geliyordu:

Acaba Yazıcıoğlu’na o görüntüleri teslim edenler kimdi? Fethullahçılar, BBP liderinin üzerinden mi operasyon planlıyordu? Ve sahi, o çuvalda olduğu ileri sürülen ama henüz ortaya çıkmayan görüntüler şimdi kimin elindeydi?

Dahası:

Recep Tayyip Erdoğan’a yapılması planlanan “5 milyon dolarlık suçüstü…”

Yazıcıoğlu’na verilen Devlet Bahçeli belgeleri…

Üzeyir Garih’in gizli görüşmeleri…

Selçuk Özdağ ve Veli Toprak’ın okurla buluşturduğu “Muhsin Yazıcıoğlu” kitabı bu konu başlıklarıyla da çok tartışılacağa benziyor.

https://www.cafemedyam.com/2020/11/28/muhsin-yazicioglunun-olumu-yuksek-kesimde-degil-enkazla-ilgisi-olmayan-yerde-arama-yapildi/

MUHSİN YAZICIOĞLU DAVASINDA NELER OLUYOR..!?

“YAZICIOĞLU’NUN ÖLÜMÜNE İLİŞKİN YENİ İDDİANAME ..!”

BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun 2011’de helikopterinin düşmesi sonucu ölümüne dair bir iddianame daha hazırlandı. .

Eski Adana Jandarma Bölge Komutanı Ali Lapanta’nın da bulunduğu 4 kişi ‘görevi kötüye kullanmak’la suçlandı.

Büyük Birlik Partisinin (BBP) kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile beş kişinin ölümüne ilişkin soruşturma kapsamında aralarında eski Adana Jandarma Bölge Komutanı Ali Lapanta’nın da bulunduğu 4 kişi hakkında “görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla iddianame hazırlandı.

Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, helikopterin düştüğü tarihte Adana Jandarma Bölge Komutanı olan emekli Korgeneral Ali Lapanta, eski Kurmay Başkanı Mazlum Koçoğlu, dönemin Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürü Orhan Birdal ve eski Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru suçlandı. İddianame, 5. Asliye Ceza Mahkemesine gönderildi.

Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Selami Ekici, olayın bir an önce aydınlatılmasını istediklerini belirterek, adaletin hızlı davranması gerektiğini söyledi.

“EMNİYET AMİRİNE DAVA AÇILMIŞTI..!”

Kahramanmaraş 1. Asliye Ceza Mahkemesinde olaya ilişkin, eski eminyet amiri Dursun Özmen hakkında “görevi kötüye kullanma” suçundan dava açıldı.

Olay tarihinde Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli olan Özmen, “Muhsin Yazıcıoğlu’nun bacağı kırık, ambulansla hastaneye götürülüyor” yazılı bilgi notunu hazırladığı, bu nedenle arama kurtarma çalışmalarının aksamasına neden olduğu gerekçesiyle suçlanıyor.

“GPS CİHAZLARININ SÖKÜLDÜĞÜ İDDİASI..!”

Helikopterin düşmesinin ardından GPS cihazlarının sökülmesiyle ilgili 10 sanığın yargılanması ise Kahramanmaraş’ın Göksun Asliye Ceza Mahkemesinde devam ediyor..

“KAMU GÖREVLİLERİNİN DAVASI..!”

Olaya ilişkin 132 şüphelinin yer aldığı “ana soruşturma dosyası” hakkında ise 20 Haziran 2016’da takipsizlik kararı verildi. BBP’nin ve Yazıcıoğlu ailesinin avukatları, 13 Temmuz’da takipsizliğe karşı itirazda bulundu.

Mahkeme, 10 Nisan 2018’de, şüpheliler A.O.Ç, A.K, A.P, A.A, A.Ö, D.U, D.Ö, İ.D, M.K, M.S.Ç, M,Y, M.K, M.G, M.A, N.M, O.Ö, T.B.D, Y.Y, Y.Ç. ve Z.Ö. yönünden kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına, kararda adı geçen diğer şüpheliler yönünden yapılan itirazların reddine hükmetti.

Dokuz üst düzey kamu görevlisinin “görevi kötüye kullanmak” suçundan ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 5’inci Ceza Dairesinde yargılanmasına da devam ediliyor.

Davanın iddianamesinde, sanıklar, dönemin Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır, eski vali yardımcısı Servet Güngör, eski İl Jandarma Komutanı Sezai Akgün, eski İl Emniyet Müdürü Necdet Çelikbilek, eski Kahramanmaraş Sivil Savunma Müdürü Hüsamettin Bulut, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Gürsel Aktepe, Emniyet Genel Müdürlüğü Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) Temsilcisi Hüseyin Keskinkılıç, Jandarma Genel Komutanlığı TİB Temsilcisi Yaşar Kalkan ve Jandarma Genel Komutanlığı Bilgi Sistemleri Teknisyeni Süleyman Akdoğu’nun planlama, örgütleme, personel yönetimi ve yönlendirme ile raporlamada, koordinasyonlu bir şekilde etkin bir çalışma yürütemedikleri iddia ediliyor.

FETÖ MENSUBU HAKİM MAHMUT MAVİ’NİN, HAVA KUVVETLERİ KURMAY BAŞKANI KORGENERAL NEZİH DAMCI’Yİ HUKUKA AYKIRI ŞEKİLDE DİNLEDİĞİ TESPİT EDİLDİ..!

“FETÖ’NÜN, BBP GENEL BAŞKANI MUHSİN YAZICIOĞLU’NU BİRLİKTE 4 KİŞİNİN HAYATINI KAYBETTİĞİ HELİKOPTER KAZASIYLA İLGİLİ SORUŞTURMAYI, DÖNEMİN HAVA KUVVETLERİ KURMAY BAŞKANI KORGENERAL NEZİH DAMCI’YI YASA DIŞI DİNLEMEK İÇİN KULLANDIĞI ORTAYA ÇIKTI..!”

HSK, müşteki emekli Korgeneral Damcı’nın hukuk dışı dinlenmesiyle ilgili incelemesini tamamlayarak, bu işlemi yapan FETÖ soruşturmasında görevden ihraç edilen firari hakim Mahmut Mavi’nin yazılı savunması için gazeteye ilan verdi. HSK ilanında paralel yapı mensubu olduğu, aldığı emir ve direktifler doğrultusunda emekli Korgeneral Damcı’yı hukuka aykırı dinlediği ve bu dinlemeyi bir kez de uzattığı belirtildi.

“ZİRVE YAYINEVİ HAKİMİ..!”

FETÖ ile bağlantısı nedeniyle Denizli hakimi olduğu dönemde meslekten ihraç edilen hakim Mahmut Mavi Zirve Yayınevi davasının da hakimiydi. HSK, Mavi ilgili daha önce de yine dinleme olayları nedeniyle işlem yaptı. Mavi’nin de aralarında olduğu 12 hakim hakkında geçen ıl sonunda işlem yapıldı. Mavi hakkında ‘FETÖ/PDY adlı silahlı terör örgütünün amaç ve gayesi doğrultusunda planlı ve sistematik bir şekilde yürütülen organizasyonun parçası olduğu’ tespiti de yapıldı. Mavi ile birlikte 12 FETÖ’cü hakimin, çeşitli terör örgütleri, organize suç örgütleri, uyuşturucu ve kaçakçılık gibi suçların işlendiği şeklinde sözde iddialarla bazı kamu görevlileri, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşu mensuplarının iletişimlerinin usul ve yasaya aykırı olarak tespit edilmesine, dinlenmesine ve kayda alınmasını sağladıkları belirlendi. Hakimler hakkında yine ilanla tebligat yapılarak, haklarında mesleğin şeref ve onurunu bozan veya mesleğe olan genel saygı ve güveni gideren nitelikte eylemlerde bulundukları gerekçesiyle işlem yapılacağı duyuruldu.

Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Nezih Damcı, 2013 yılında emekli oldu. Korgeneral Damcı’nın özel bir havayolu şirketinde 6 yıldır pilotluk yaptığı öğrenildi.

Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatını kaybettiği kazada HTS kayıtlarında helikopter kazasında ölenler ile telefonla görüştüğü tespit edilenlerin ifadeleri alındı.

Yargıtay 5’inci Dairesi, Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde Büyük Birlik Partisi (BBP) merhum Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin ölümüyle sonuçlanan helikopter kazasında ‘olayda görevi kötüye kullandığı’ iddia edilen 9 kamu görevlisi hakkında dava açtı.

Sivas 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi, HTS kayıtlarında helikopter kazasında ölenler ile telefonla görüştüğü tespit edilen Emre Kara, Mehmet Avcı, Ömer Ağdoğan, Hayri Köse ve Bekir Sezgin’in ifadelerini aldı.

“ORAYA BİRİLERİ ULAŞTI AMA…!”

Yargıtay 5’inci Dairesi’nin talimatı üzerine Sivas 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde Muhsin Yazıcıoğlu davası ile ilgili 5 tanığın ifadeleri alındı.

Duruşmaya; BBP İl Başkanı Uğur Bulut, Muhsin Yazıcıoğlu’nun ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu, Gazeteci İsmail Güneş’in eşi Yasemin Güneş ve çok sayıda partili katıldı.

Kazanın olduğu gün dönemin İl Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı ile 12 saniye telefonla görüştüğü tespit edilen Sivas Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Mehmet Avcı:

“Olayın olduğu 25 Mart günü, kaza yapan arkadaşları aradık. Ben de Yüksel Yancı’yı aradım. Telefon açıldı. 12 saniye açık kaldı. Bu sırada Yüksel Yancı ile konuşmadım. Sadece tabiat sesleri geldi. Sonra telefon kapandı. Ben bu sırada o bölgede çalışan bir subay ile görüştüm. Bana 4 arkadaşımın öldüğünü söyledi. Ben de bunun üzerine Kayseri Valisi’nin açıklama yaptığını söyledim. ‘Muhsin Yazıcıoğlu başkanım yaralı olarak Kayseri’ye getiriliyor’ dedim. Adana Jandarma İstihbarat Müdürü o zamanki rütbesi yarbay ya da binbaşı olabilir. Bir meslektaşına söylüyor. Benim ondan aldığım bilgiye göre 4 ya da 5 kişinin öldüğünü söylemişti. Benim ifade etmek istediğim, olayın olduğu gün telefonları açan birileri vardı. Kaza olduktan sonra oraya birileri ulaştı. Ama ulaşılmadı diye üç gün ertelendi.”

“BÜTÜN ARKADAŞLARI ARADIK..!”

Eski Sivas Belediye Başkan Yardımcısı Hayri Köse:

“Kazanın olduğu gün rahmetli genel başkanımız dahil bütün arkadaşlarımızı telefonla aradık. Kazanın olduğunu duyunca ilgili birimleri de tek tek aradık. Aramalar düştüğünde telefonlar açıldığında rüzgar sesi gibi bir ses vardı.”

“‘KİMLİK KONTROLÜ YAPILDIĞINI SÖYLEDİLER..!”

Tanık Bekir Sezgin:

“Helikopterin düştüğü gün eşim Gülşen Sezgin, Yüksel Yancı’yı telefonla arıyor. Yüksel Yancı’nın teli açılıyor. Telefonu açan kişi ‘Aramayın ulaşamazsınız, kimlik kontrolü yapılıyor’ diyor. Daha sonra telefonu açmamışlar.”

Tanıklardan eski BBP Sivas Merkez İlçe Başkanı Ömer Ağdoğan:

“Olay günü parti binasındaydım. Kaza olduktan sonra bulundu diye bir haber verildi. Bu lafı yayanların art niyetli olduğunu düşünüyorum. Ben olay günü Yüksel Yancı’yı aradığımda rüzgar sesi ve derinden insan sesleri geliyordu. Akşam 70 saniye bir görüşmem gözüküyor. Bunu hatırlamıyorum. Kazanın olduğu gün Muhsin Başkan ve Erhan Üstündağ’ı aradım, telefonları açılmadı” dedi.

https://www.cafemedyam.com/2020/03/24/iskenceci-raci-tetik-ve-muhsin-yazicioglu/

“ARADIM AMA ULAŞAMADIM..!”

Olay günü gazeteci İsmail Güneş ile HTS kayıtlarında 18 kez aradığı ve 15 dakika görüştüğü tespit edilen eski yerel televizyon muhabiri Emre Kara:

“Olay günü Emniyet Müdürlüğündeydim. Kazayı canlı yayında televizyonda gördüm. İsmail ağabeyi çok aradım ama ulaşamadım. Biz gazeteci olduğumuz için meslektaşımız olan İsmail’i çok aradık ama ulaşamadık.”

Avukat Kemal Yavuz’un: HTS kayıtlarında İsmail Güneş’in Emre Kara’yı defalarca aradığı tespit edildi..

Bu süre boyunca ne görüştünüz diye sorması üzerine Emre Kara:

“Hiç duymadım. Beni aramadı. Hatırlamıyorum. Beni arasaydı kesin açardım” dedi.

“TEHDİT ALTINDA DEĞİLİM..!”

Avukat Yavuz’un, Emre Kara’nın gerçekleri sakladığını ve birileri tarafından tehdit edilip edilmediğinin sorması üzerine; Kara:

“Emniyet müdürlüğünden, İstasyon Caddesi’ne oradan da çalıştığım televizyonun bulunduğu yer olan Osmanpaşa Caddesi’ne geçtim. Arkadaşlarla durum değerlendirmesi yaptık. 18.30’da da İsmail ağabeyin eşi Yasemin Güneş’in evine gittik. Ben yemin ederek söylüyorum. O gün kendisi ile hiç görüşmedim. Yanımızda televizyonda birlikte çalıştığımız Nevzat Kutlu, Banu Polat, İsmet Yıldırım da vardı. Ben olay günü İsmail Güneş ile hiç telefon görüşmesi yapmadım. Bildiklerimi anlattım. Kimsenin tehdidi altında değilim. Keşke görüşseydim de bildiklerimi anlatsaydım” diye konuştu.

Mahkeme Başkanı tanıkların söylediklerine karşı bir sözü olup olmadığını söylemesi üzerine Muhsin Yazıcıoğlu’nun ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu:

“Emre Kara’nın söylediklerinin dışındakilerin söyleyeceklerine bir şeyim yok. Emre Kara bildiklerini mahkemeden saklıyor” dedi.

Tanıklardan Veysel Yılmaz ise yurt dışında olduğu için dinlenemedi..

https://www.cafemedyam.com/2021/03/26/muhsin-yazicioglunu-kim-oldurdu/

İLGİLİ HABER

Kaynak Yeniçağ – Duvar