Furkan Vakfı'na yönelik davada “terör örgütüne yardım”, “terör örgütü propagandası”nı suçlamasından beraat eden ve 22 ay tutuklu kalan Alparslan Kuytul, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün açıklamalarını eleştirdi.

KUYTUL’DAN GÜL’E: “BENİ NİÇİN 22 AY CEZAEVİNDE YATIRDIN, NEREDEYDİN BUGÜNE KADAR?”

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün “Aslolan tutuksuz yargılamadır, tutukluluk istisnadır” sözlerine yanıt veren Alparslan Kuytul, “Bu zaten yeni bir şey değil ki, sen beni niçin 22 ay yatırdın? Neredeydin bugüne kadar?” dedi.

Furkan Vakfı’na yönelik davada “terör örgütüne yardım”, “terör örgütü propagandası”nı suçlamasından beraat eden ve 22 ay tutuklu kalan Alparslan Kuytul, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün açıklamalarını eleştirdi.

Alparslan Kuytul:

“Ülkede son 4-5 yıldır insanlar ‘Adalet’ diye bağırıyor. Yüz binlerce insana haksız işlem yaptınız. Siyah gözlüklülerin hakimlere gelip talimat verdiğini çok iyi biliyor. Bakan sanki bunu yeni öğrenmiş gibi bu ifadeleri kullanıyor, sen hakimlerin baskı altında olduğunu yeni mi fark ettin?”

“BENİ NEYE GÖRE TUTUKLADILAR?

Tutuklu yargılandığını hatırlatan Kuytul:

“Soruyorum; beni tutuklayan hakim neye göre tutukladı? 20 bin sayfa dosya, 800 sayfa kadar ifade, hakime bunlar sabah gitti, öğlen mahkeme görüldü. Hakim bunları 1 saatte okuyup anladı, karar mı verdi? Açıkça kendisine liste verildi; şunları tutukla, şunları bırak dediler.”

“BAKAN TALİMATI İTİRAF ETMİŞ OLDU”

Alparslan Kuytul:

“Bakan’ın bu konuşması, birilerinin hakimlere talimat vediğini gösteriyor. Bunu itiraf etmiş oldu ve öyle zannediyorum ki, devranın değişeceğini görüyorlar. Devran değişip güç başkalarının eline geçtiğinde, zaten ben demiştim, zamanında böyle bir konuşma yapmıştım, diyecekler. Kaç yıldır adalet bakanlığı yapıyorsun ve bütün bu zulümlerden sen sorumlusun. İstediğin kadar günah çıkarmaya çalış. Bu günahın altından kalkamazsın. Sizin bakanlığınız döneminde, Türkiye tarihinde görülmemiş hukuksuzluklar yaşandı.”

NEREDEYDİN BUGÜNE KADAR?

Alparslan Kuytul:

“Bakan; ‘Tutuksuz yargılama esas olacak’ diyor. Sayın Bakan. Bu zaten yeni bir şey değil ki, sen beni niçin 22 ay yatırdın? Açıkça zulmettiklerini itiraf ediyorlar. Açılan dosyaların yüzde 53’üne takipsizlik kararı verildiğini söylüyor, yani dosyaların içi boş. Mahkeme açılan dosyaların da yarısı beraatle sonuçlanmış. Bakan bunları söyleyip ‘Böyle olur mu?’ diyor. Elbette olmaz. Sen neredeydin bugüne kadar?”

“TALİMATA, TELKİNE BAKMADAN KARAR VERİN!”

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül:

“Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun. ‘Şu ne der bu ne der, adliyeye gelen insan şöyle telkinde bulundu, şu nasıl bakar, nasıl değerlendirir, bu konjonktüre uygun mu’. Yargı dosyaya, vicdanına, hukuka Anayasa’ya bakar. Hiç kimsenin tavsiyesine, talimatına, telkinine bakarak değil, dosyaya bakarak vicdanınıza göre karar verin.”

Bakan Gül, hukuk devletinin demokrasiyi, insan onurunu, insan hak ve özgürlüklerini, yasa önünde eşitliği teminat altına alan, tüm kurumsal işleyişinde, iş ve işlemlerinde kendisini hukukla bağlı sayan devlet olduğunu söyledi.

https://www.cafemedyam.com/2020/09/07/yarginin-siyasallasmasi/

“HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ BİR YARGIYLA OLUR”

Hukuk devletinin temel şartının, 83 milyon vatandaşın kendisini “emin ve güvende” hissetmesini sağlamak olması gerektiğini belirten Gül:

“Hukuk devleti niteliğinin ayrılmaz parçası yargısının ‘bağımsız ve tarafsız’ olmasıdır. Bu nedenle hukuk devleti niteliğinin, hukukun üstünlüğünün daha da geliştirilmesi reform anlayışımızın temelinde yer almaktadır. Hukukun üstünlüğü kavramının ete kemiğe bürünmesi bağımsız ve tarafsız, iyi işleyen, insan hayatını kolaylaştırıcı, erişilebilir ve güçlü bir yargı teşkilatıyla olur.”

“ADALET YERİNİ BULSUN İSTESE KIYAMET KOPSUN”

Abdulhamit Gül:

“Bir dosyada verilen kararla ilgili ister kazanan, ister kaybeden ‘kim olsa aynı kararı verirdi’ dedirtebiliyorsak işte orada hakikat ortaya çıkmıştır ve adalet tecelli etmiştir..

Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun, bizim yargıçlardan, yargı mensuplarından beklediğimiz budur. ‘Şu ne der bu ne der, adliyeye gelen insan şöyle telkinde bulundu, şu nasıl bakar, nasıl değerlendirir, bu konjonktüre uygun mu’ Arkadaş, yargı konjonktüre bakmaz, yargı hatıra bakmaz, yargı birilerinin dediğine bakmaz. Yargı dosyaya, vicdanına, hukuka Anayasa’ya bakar. Bizim beklentimiz budur. O yüzden adalet yerini bulsun ne olursa olsun yargı mensuplarının yanında HSK vardır, bu millet vardır. Hiç kimsenin tavsiyesine, talimatına, telkinine bakarak değil, dosyaya bakarak vicdanınıza göre karar verin.”

“HUKUK ÖNGÖRÜLEBİLİR OLMALI”

Hukukun öngörülebilirliği ile ekonominin öngörülebilirliğinin doğru orantılı olduğunun altını çizen Abdulhamit Gül:

“Anayasa Mahkemesi bir karar verip, ‘Mahkeme buna uyar mı uymaz mı’ gibi bir öngörülebilirliğin olmadığı bir yerde yatırımda hukuk öngörülebilirliğinden bahsetmek mümkün değil. Dolayısıyla hukukun öngörülebilir olması hukuk devletinin yerine gelmesi anlamında hayati derecededir.”

“TUTUKLULUK İSTİSNADIR”

Tutuksuz yargılamanın esas olduğunu belirten Gül, şunları söyledi:

“Haksız yere içerde tutuklu kalan kişinin o günleri geri gelmiyor, ticari kayıpları geri gelmiyor. Dolayısıyla ‘pardon’ dediğinizde, özür dilediğinizde veremeyeceğiniz o günleri, o özgürlüğü, o kararı verirken çok iyi düşünmek, haksızlık ve mağduriyete neden olmamak lazım. Aslolan tutuksuz yargılamadır. Tutukluluk istisnadır. Deliler toplanmış, kaçma şüphesi yok, yeri yurdu belli, seneler geçmiş, ‘Hadi tutuklayalım…’ Bu konuda yargının kamuoyuna değil, dosyaya bakarak adaleti ve hakkı tecelli etmesi hepimizin ortak beklentisidir.” 

https://www.cafemedyam.com/2020/05/22/furkan-vakfi-ve-kurucusu-alparslan-kuytul/

İLGİLİ HABER

Duvar

Bir cevap yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: