'TÜRK YARGISINDA CİDDİ SIKINTI VAR'

‘Hukukun üstünlüğünde ciddi sıkıntı var’

AP’nin Dışişleri Komitesi üyesi parlamenterler 2020’de ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla Türkiye’yi ziyaret ediyor.

Avrupa Parlamentosu (AP) heyeti, Adalet Bakanlığı’na hukukun üstünlüğünde ciddi sıkıntı olduğu eleştirisini yaptı.

AP İçişleri Bakanlığına:

”Demokrasilerde ve demokratik seçimlerde kayyum olmaz”

Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerinde üyelik müzakerelerine son verilmesi gibi sert hamleleriyle dikkat çeken AP’nin Dışişleri Komitesi üyesi parlamenterler 2020’de ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla Türkiye’yi ziyaret ediyor.

AP heyeti, Ankara’da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TBMM’deki AKP’li komisyon başkanları ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile toplantılar yaptı.

‘Neden Türkiye’de temaslar yürütüyoruz’

McAllister:

”İlişkilerimiz zorlu günlerden geçiyor hepimiz bunun farkındayız, ama Türkiye bir üyelik adayıdır. AB için de stratejik ortaktır..

AB içinde farklı görüşler olsa da AB ile Türkiye’nin pek çok ortak sınavı var. Terörizme karşı mücadele ve Suriye’deki durum gibi. Dolayısıyla birlikte çalışmaya devam etmemiz gerekiyor. Birbirimize güveni tekrar tesis etmemiz lazım. Amacımız AB – Türkiye ilişkilerini pekiştirmek..

Türkiye’deki durumu daha iyi anlamaya çalışıyoruz. İktidar ve muhalefet partileri temsilcileriyle, düşünce kuruluşları ve gazetecilerle görüşmeler yapıyoruz. Özellikle de hukukun üstünlüğü, demokrasinin, yargının bağımsızlığı, basın özgürlüğü ve insan haklarına saygı konuları üzerinde duruyoruz..

Türkiye her aday ülkenin değerlendirildiği kriterlerle değerlendiriliyor. AB 3,6 milyon mülteciyi barındırdığı için Türkiye’ye minnettar. AB tarafından 6 milyar Euro fon ayrıldı. Bunun yarısı buraya gönderildi. Birbirimize bağımlıyız. AB, Türkiye için en güvenilir ortaktır..

Türkiye açısından durumu anlatması için Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’na, AP’yi ziyaret etmesi için resmi davette bulunduk.”

‘Türk yargısında ciddi sıkıntı

McAllister:

”Türkiye’deki yargılamalarda yaşanan gelişmeler ve özellikle Osman Kavala’nın Gezi Davası’nda beraat etmişken yeniden tutuklanması Türk yargısında ciddi sıkıntıya işaret..

Osman Kavala’nın beraat kararının ardından 5 saatlik bekleme sonrasında yeniden tutuklanması kabul edilemez. Yeniden yargılama şartları net bir şekilde ihlal edilmiştir..

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) derhal serbest bırakılması kararına Türkiye’nin uymaması endişe vericidir. Benzer şekilde HDP’nin eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş gibi siyasi tutukluların da serbest bırakılması gerekiyor.”

Soylu’yla ‘kayyum’ görüşmesi olumsuz geçti

Sergey Lagodinsky:

”Türkiye’de yargının bağımsızlığına uyulmaması, adil yargılama hakkının ihlali söz konusu. Etkili şekilde AİHM uygulaması da söz konusu değil..

Heyet olarak Mardin’de temaslar yürüteceğiz. 31 Mart 2019’da seçilmesine karşın kayyum atamasıyla görevinden alınmış HDP’li Ahmet Türk’le görüş alışverişleri yaptık. Bu çerçevede belediye başkanlıklarıyla ilgili durumu yanlış buluyoruz..

Bize göre bütün seçilmiş belediye başkanlarının görevde olması gerekir. Demokraside kayyum olmaz. Demokratik seçimlerde kayyum olmaz..

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yla yapılan görüşmelerimizde kayyum konusundaki eleştirilerimizi dile getirdik. Soylu kayyumlarla ilgili durumu olumlu şekilde ele almadı. Soylu bize terörle mücadele ve güvenlik endişeleri gerekçelerini ifade etti..

Adalet Bakanlığı’nın yargı reformu açısından nasıl bir ikinci paket hazırlayacağını henüz bilmiyoruz.”

İnsan Hakları’

David McAllister:

”Türkiye’deki tüm taraflara hukukun üstünlüğü ve demokrasi açısından bütün eksiklikleri söylüyoruz. Demokratik olarak seçilmiş belediye başkanları atanması bu eksikliklerden birisi. Ahmet Türk gibi onlarca belediye başkanının herhangi bir kanıt olmaksızın görevinden alınmasını eleştiriyoruz. Türkiye’nin darbe girişimi gerekçesini anlıyoruz ama güvenlik gerekçeli yapılanlarda ciddi bir dengesizlik yaşanıyor. Güvenlik endişelerine karşı insan hakları da korunmalı.”

‘Kıbrıs’la birlikte hareket edeceğiz

David Mc Allister:

”AB-Türkiye ilişkilerinde dış politikada da ciddi farklılıklar bulunuyor..

Kıbrıs, AB üyesi bir devlet. Biz birlikte hareket ediyoruz. İsteğimiz Kıbrıs’ın da olduğu Doğu Akdeniz’deki gelişmelerin daha tırmandırılmadan çözülmesi. Ama şu ana kadar gördüğümüz kadarıyla bu gerilimi azaltmak için atılan adımlar gerilimi daha da tırmandırıyor..

Türkiye 2020’de 5 sondaj faaliyetine girişmiş durumda. Libya mutabakatına pek girmek istemiyorum. Deniz sınırlarıyla ilgili, AB açısından bizce bu anlaşma üçüncü tarafların egemenlik haklarını ihlal etmektedir. BM deniz hukukuna aykırılık teşkil ediyor. Burada Türk hükümeti ile görüşlerimiz farklı. AB için önemli olan Kıbrıs’ta müzakereleri yeniden başlatmak.”

Gümrük Birliği güncellenmeli

Avrupa Parlamentosu heyeti, AB ile Türkiye ilişkileri açısından özellikle Gümrük Birliği’nin en kısa sürede güncellenmesi gerektiği mesajını da verdi.

David Mc Allister:

”Türkiye AB’ye üyelik hedefini koruyor. görüştüğümüz bütün taraflarca bu ifade edildi..

Biz biliyoruz ki üyelik müzakereleri durmuş durumda. Nedeni de Türkiye’deki gelişmeler ve maalesef Türkiye Cumhuriyeti’nin Avrupa standartlarından, değerlerinden uzaklaşması. Yeni başlıklar, müzakereler sürecinin açılması için bir nokta kalmadı..

AP içerisinde farklı görüşler var. Türkiye’nin aday kalması konusunda fikir ayrılığı yaşıyor. Bizce Türkiye aday ülke olarak devam etmeli. Bunu aşabilmek için, Türkiye’nin Avrupa değerlerine uyum için adımlar atması gerekiyor..

İlişkiler iki adımda geliştirilebilir. Birincisi Gümrük Birliği’nin güncellenmesiyle, ikincisi de Türk hükümetince bazı reformların başlatılmasıyla. Ayrıca Türkiye eğer tamamlaması gerekli kriterleri tamamlarsa vize serbestisi tanınacaktır.”

‘İslamfobi’

Sergey Lagodinsky:

“Türkiye ve AB; biz halen ortak bir gelecek için çalışıyoruz. Özellikle de Gümrük Birliği’nde aktif hareket etmemiz gerekiyor. İki taraf da bu konuda ciddi şekilde çalışmalı. Bu arada halklar arasında çalışma da önemli. Özellikle AB’nin sivil toplumu destekleyici fonlarına devam edilmesi gerekiyor. AB içerisinde de sorunlarımız var. İslamfobi gibi sorunlarımız olduğunu biliyoruz. Özellikle de Hanau’daki son olaydan sonra alarm durumundayız. Her türlü ırkçılık ve nefrete karşı mücadele etmeliyiz. Unutmamalıyız ki mevzu bahis olan Türk Hükümeti’nin üyeliği değil ülke olarak Türkiye’nin AB’ye üyeliğidir. Bu normal vatandaşlar için önemlidir. Sivil toplum örgütleriyle de görüşüyoruz hepsi Türkiye’nin AB üyeliği geleceğini destekliyor.”

Heyette, McAllister ve Lagodinsky’in yanı sıra Michael Gahler (Avrupa Halk Partisi, Almanya), Željana Zovko (Avrupa Halk Partisi, Hırvatistan), Nikos Androulakis (Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı S&D, Yunanistan), Elena Yoncheva (Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı S&D, Bulgaristan), İlhan Küçük (RE, Bulgaristan) ile Katrin Langensiepen (Yeşiller, Almanya) yer alıyor.

https://www.cafemedyam.com/2020/02/17/almanya-1-martta-kapilarini-aciyor/

İLGİLİ HABER

amerikaninsesi – Yıldız Yazıcıoğlu

Bir cevap yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: