
Türkiye Suriye’den Çekilmeyecek’
Suriye ordusu, İdlib’deki Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) gözlem noktasına son bir hafta içinde ikinci kez saldırı düzenledi.

İdlib’deki Saldırıda 5 Türk Askeri Hayatını Kaybetti
Suriye güçleri ülkenin kuzey batısındaki Taftanaz’da Türkiye’ye ait gözlem noktasına saldırı düzenledi. Saldırıda 5 Türk askeri yaşamını yitirdi, 5’i de yaralandı.
Savunma Bakanlığı açıklaması:
“Yoğun topçu atışı neticesinde 5 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 5 silah arkadaşımız yaralanmıştır. Bölgede tespit edilen hedefler derhal ateş destek vasıtalarımızla yoğun şekilde ateş altına alınarak gerekli karşılık verilmiş, hedefler tahrip edilmiş ve şehitlerimizin kanı yerde bırakılmamıştır, bırakılmayacaktır. Gelişmeler yakından takip edilmekte ve gerekli tedbirler alınmaktadır..
Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabır, yaralı personelimiz için acil şifalar dileriz”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun:
”Uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımız çerçevesinde İdlib’de şiddeti ve insani krizi sonlandırmak amacıyla görev yapan kahraman askerlerimize yönelik hain saldırıda şehit olan evlatlarımıza Allah’tan rahmet; yaralılarımıza acil şifalar diliyorum..
Yaşanan saldırıya misliyle mukabele edilmiş; düşman hedefleri derhal ortadan kaldırılarak, şehitlerimizin kanı yerde bırakılmamıştır. Bu hain saldırının talimatını veren savaş suçlusu, yalnızca Türkiye’yi değil, uluslararası toplumun tamamını hedef almıştır.”
Türkiye-Suriye sınırında yeni bir insani kriz
Suriye güçlerinin İdlib’deki ilerlemesini engellemek isteyen Türkiye, Suriye’nin İdlib bölgesinde saldırının meydana geldiği yere takviye destek göndermişti.
Suriye rejiminin muhaliflerin elindeki son bölge olan İdlib’e yönelik son bir aydır sürdürdüğü operasyon yarım milyondan fazla kişinin evlerinden olmasına ve Türkiye sınırına ilerlemesine neden oldu. Bu durum Türkiye-Suriye sınırında yeni bir insani kriz endişesine yol açtı.
Muhalif kaynaklar:
”Suriye güçlerinin saldırısının ardından Türkiye’den havalanan helikopterler bölgedeki yaralıları tahliye etti..
Muhalifler Pazartesi günü Serakib yakınında Türkiye’nin topçu atışı desteğiyle rejim güçlerine operasyon düzenledi.”
Türk yetkililer Suriye rejiminin İdlib’de geri çekilmesini istiyor. Erdoğan rejimin çekilmemesi halinde Türkiye’nin harekete geçeceğini söylemişti.
İdlib’de 3 Şubat’ta rejim güçleri tarafından düzenlenen bir diğer saldırıda sekiz Türk askeri personeli hayatını kaybetmişti.

SALDIRI SONRASI AÇIKLAMA
Saldırı sonrası Erdoğan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile görüştü.
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’nin de Ankara’da Türk yetkililerle görüşeceği belirtildi. Türkiye, Almanya ve Ortadoğu’da temaslarda bulunacak Jeffrey bugün yola çıkıyor.
Milli Savunma Bakanlığı:
”Yoğun topçu atışı neticesinde 5 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 5 silah arkadaşımız yaralanmıştır. Bölgede tespit edilen hedefler derhal ateş destek vasıtalarımızla yoğun şekilde ateş altına alınarak gerekli karşılık verilmiş..
İdlib bölgesine takviye olarak gönderilen unsurlarımıza, Rejim tarafından yapılan son saldırılar sonrası angajman kuralları ve meşru müdafaa çerçevesinde anında misliyle mukabele edilmiştir.
Şu ana kadar bölgede tespit edilen 115 rejim hedefi derhal ateş altına alınmış, çeşitli kaynaklardan edinilen ilk bilgilere göre 101 Rejim unsurunun etkisiz hale getirildiği, 3 tank ve 2 top/havan mevziinin tahrip edildiği, ayrıca 1 helikopterin isabet aldığı öğrenilmiştir. Belirlenen hedeflere meşru müdafaa kapsamında atışlar devam etmektedir.
Şehit ve yaralı silah arkadaşlarımızın kanı yerde bırakılmamış, bırakılmayacaktır. Bu menfur saldırıyı yapanlardan hesap sorulacak ve benzeri saldırılara karşı şimdiye kadar olduğu gibi meşru müdafaa hakkımız en sert şekilde kullanılacaktır. Gelişmeler yakından takip edilmekte ve gerekli tedbirler alınmaktadır.
Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabırlar, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.”
İbrahim Kalın başkanlığındaki heyet ise Rus heyetle görüştü
Yapılan basın açıklaması:
”Görüşmede İdlib’deki uluslarası anlaşmalara bağlı olarak bulundurulan gözlem noktamıza rejim tarafından yapılan askeri saldırı en sert şekilde kınanmış ve saldırıya karşı meşru müdafa hakkı çerçevesinde cevap verileceği dile getirilmiştir..
Türk askerine karşı yapılan saldırının kabul edilemez olduğu, saldırıya en sert şekilde mukabele edildiği ve bundan sonra da edileceği belirtilmiştir..
Astana ruhuna aykırı şekilde askerlerimize ve gözlem noktalarımıza yönelik bu saldırıların derhal durdurulması gereği şiddetle vurgulanmıştır..
Soçi Mutabakatının açıkça ihlal edildiği belirtilerek anlaşmanın garantörlerinden olan Rusya Federasyonu’nun üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiği mesajı verilmiştir..
Türkiye’nin nihai amacının Suriye’de akan kanın durması, insani krizlerin engellenmesi ve siyasi sürecin işletilmesi olduğu ifade edilmiştir..
Siyasi süreci baltalamaya yönelik saldırılar karşısında Türkiye’nin her türlü tedbiri uygulamaya kararlı olduğu vurgulanmıştır. Soçi mutabakatının uygulanması ve askerlerimize yönelik saldırıların karşılıksız kalmayacağı yönündeki kararlılığımızın altı çizilmiştir.”
‘Misliyle karşılık verildi‘
AKP Sözcüsü Ömer Çelik:
”Türk Silahlı Kuvvetleri Astana ve Soçi mutabakatları çerçevesinde görev yaptığı Suriye’deki gözlem noktalarından çekilmeyecek. Birkaç kez Türk birlikleri ‘karşı tarafa misliyle karşılık’ verdi..
Burada Türkiye herhangi bir şekilde yeni tavır almayacak, pozisyonunu kararlılıkla sürdürecektir. Kimsenin toprağında gözümüz olmadığı, amacımızın sınır güvenliğimizi sağlamak olduğu ve terörle mücadele olmak olduğu defalarca anlatılmıştır. Türkiye’nin kararlığı tamdır. Gözlem noktalarımız görevine kararlılıkla devam edecektir. Türkiye’nin gözlem noktalarından çekilmesi söz konusu değildir. Bu noktalara takviyeler gerçekleştirilmiştir. Silahlı kuvvetlerimiz kendisine karşı yapılan her saldırıya misliyle karşılık verecektir. Bunun için her türlü kapasiteye ve teçhizata sahiptir.”
‘NATO’nun doğası gereği, Türkiye ile dayanışma göstermesi gerekir‘
AKP Sözcüsü Ömer Çelik:
”Maalesef muhalefetten bazıları, ‘sınırlarımızın dışında ne işi var’ diyor. Daha önce de gördük. Sınırlarımızın hizasındaki koruma alanları, sınırlarımızı korumaya yetmemektedir. Suriye’den yapılan atışları hatırlıyoruz. Terör örgütleri sınır bölgelerimizdeki saldırılar gerçekleştirdi, insanlarımızı kaybettik..
Ordumuzun 30 kilometrelik derinliği tutması, sınırlarımızın korunması ve vatandaşlarımızın güvenliğinin sağlanması amacını gütmektedir..
NATO’nun doğası gereği Türkiye ile dayanışma göstermesi gerekir. ‘Türkiye şu kadar saldırıya uğruyor, güney sınırlarımızı koruyor, mültecileri barındırarak çok büyük iş yapıyor’ açıklamalarını sık sık duyuyoruz. Bu açıklamaları yapıp Türkiye’yi takdir edenlerden, Türkiye’nin yanında nasıl duracağına dair de sözler duymak istiyoruz.”
‘İki lider bir araya gelebilir’’
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu:
”Türk ve Rus liderleri görüşebilir..
İlk görüşmede öneriler oldu, bir mutabakat sağlandı. İdlib’de ateşkese riayet edilmelidir. Rejim saldırgan tutumunu bir an önce sona erdirmeli..
Bir yol üzerinde uzlaşı olsaydı bugünkü toplantıya ihtiyaç olmazdı. Rus heyeti Ürdün’e gitti ve bugün yeni bir toplantı yapılacak. Bakalım bugünkü toplantılar neticesinde bir mutabakat olacak mı? Bir netice çıkmasa daha üst seviyelere çıkabilir gerekirse iki lider de bir araya gelebilir.”
‘Somut plan yok, liderler gerekli gördüğünde görüşme yapılabilir‘
Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov:
” İdlib’deki gelişmelerden kaygı duyuyoruz..
Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasında henüz bir görüşme planlanmadı..
Liderlerin görüşmesine ilişkin olarak, henüz somut bir plan yok ancak gerekli görüldüğünde bir görüşme yapılabilir’’
‘Rusya, Suriye’nin Türk askerlerine saldırmasına göz yumdu‘
Gelecek Partisi:
“Suriye rejimi ile sıcak çatışmaya dönüşmüş durumdadır. Türkiye, üç yıldır Rusya ile tek yönlü bir ilişki geliştirmiştir. Dış politikada bunu dengeleyecek bütün aktörleri devre dışı bırakarak bütün kartlarını Rusya’ya oynamış ve Rusya geldiğimiz bu noktada Suriye rejiminin Türk askerlerine saldırmasına göz yummuştur. O bölgede yine geçmiş dönemlerde yapılan bütün uzlaşmaları ayaklar altına aldılar. Sürekli ayaklar altına alındı. Türkiye S-400’leri alma uğruna NATO ittifakı ile bozuşmayı göze almasına rağmen bunun karşılığında Rusya’dan aldığı şey ihanet duygusudur.”
İLGİLİ HABER
amerikaninsesi Hilmi Hacaloğlu