Suriye Anayasa Komitesi, Suriye’nin yeni anayasasını hazırlamak üzere BM’nin Cenevre’deki merkezinde toplandı.
Komite Suriye’de yıllardır savaşan tarafları müzakere masasında bir araya getiriyor.

REJİM VE MUHALEFET AYNI MASADA
İsviçre’nin Cenevre kentinde ilk kez toplanan Suriye Anayasa Komitesi, sekiz buçuk yıldır çatışan rejim ve muhalefeti yeni bir anayasa oluşturulması amacıyla ayna masa etrafında buluşturdu.
- Komite toplantısına başkanlık eden Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen:
”Rejim ve muhalefetin toplantıda bir araya gelmesi…’Bu tarihi bir an’. Suriye için yeni bir sayfa açıldı…Bir diyalog başlatmaya hazır olmanız her yerdeki Suriyelilerin ümitli olması için güçlü bir sinyal…
Suriye Anayasa Komitesi; BM şartı, Güvenlik Konseyi kararları, Suriye’nin birliği, toprak bütünlüğü, bağımsızlığı ve egemenliğini esas alıyor…Anayasa çalışmalarına Suriyelilerin öncülük etmesi, Komite’nin ilkelerini oluşturuyor.”
Eşbaşkanlar rejim ve muhalefetten
Toplantıda Suriye Anayasa Komitesi Eş Başkanları Ahmed Kuzbari ve Hadi el Bahra da birer konuşma yaptı.
Hadi el Bahra muhalefeti, Ahmed Kuzbari ise Esad rejimini temsil ediyor.
- Hadi el Bahra:
”Toplantıya katılan hükümet, muhalefet ve sivil toplum temsilcilerinden oluşan 150 temsilci farklı görüşlerde. 8 acı dolu yıldan sonra farklılıklar değil, benzerlikler bulmak üzere buraya geldik.”
- Rejimi temsil eden eşbaşkan Ahmed Kuzbari:
”Yeni anayasa için dört prensip belirledik, Bu prensipleri; bağımsızlık, ülke birliği, toprak bütünlüğü ve egemenlik…
Mevcut Suriye Anayasasını, ‘çağdaş bir anayasa’ olarak tanımlayabilirim. Buna rağmen yeni anayasa oluşturmaya veya mevcut anayasanın üzerinde değişiklik yapmaya hazırız…Müzakereler sırasında terörizmle mücadelemize ara vermeyeceğiz…Milletimizin değerli ülkesinin her santimetresini kurtarana kadar böyle sürecek”
Suriye Demokratik Güçleri ise temsil edilmiyor.
BM çatısı altında yapılan görüşmelerde, Türkiye’nin Barış Pınarı Harekatı öncesinde Suriye’nin kuzeydoğusunda geniş bir alanı kontrol eden Suriye Demokratik Güçleri ise temsil edilmiyor. Ankara’nın çabalarıyla sürecin dışarısında bırakılan SDG, görüşmeler öncesinde yaptığı açıklamayla Cenevre’den çıkacak sonuçların kendilerini bağlamayacağını bildirdi.
Komitenin çalışmaya başlamasıyla ilk aşamada: ‘Rejim, muhalefet ve BM’nin seçtiği listelerden 15’er kişiden oluşan 45 kişilik bir grup anayasa taslağının çerçevesini belirlemeye başlayacak.
Uzlaşılamayan konu veya maddeler oylamaya sunulacak. Oylamada dörtte üçlük çoğunluk aranacak.
Liste uzun pazarlıklar sonucu oluşturuldu
- Kurulma süreci:
2015 yılında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı ile başlatılan Komite, Suriye rejimi ve muhaliflerin listeler konusunda uzlaşamaması nedeniyle yıllardır hayata geçirilememişti.
Rejim ve muhalifler arasında uzlaşmaya, BM Özel Temsilcisi Pedersen’in yoğun çabaları sonucu Eylül ayında varılmıştı.
Suriye hükümeti ve muhalif gruplardan temsilcilerin yanı sıra Suriye sivil toplumunun değişik kesimlerinden oluşacak 150 üyeli komiteye kimlerin dahil olacağı konusu, bölgede etkili ülkeler arasında aylar süren pazarlıklara konu olmuştu.
Cenevre’deki toplantıların başlaması bir başarı olarak görülse de somut sonuç beklentisi düşük.
Daha önce Cenevre’de yürütülen çok sayıda Suriye görüşmesi sonuçsuz kalmış ve hedeflenen siyasi süreç sekteye uğramıştı.
Uzmanlar, Şam yönetimine bağlı askeri birliklerin son aylarda ilerlediğine, çok sayıda askeri başarı elde ettiğine ve ülkenin önemli bir bölümünü yeniden kontrolü altına aldığına dikkat çekerek eli güçlenen Şam’ın siyasi uzlaşmaya hazır olmasına kuşkuyla bakıyor.
- Komiteye başkanlık eden BM Suriye Özel Temsilcisi Pedersen:
”Komite’nin Suriye’deki krizi çözemeyeceğini ancak Suriyeliler arasındaki farklılıkların üstesinden gelme konusunda yardımcı olabileceğini düşünüyorum.”
Suriye krizi Cenevre’de çözülebilir mi?
150 delegeden oluşan Anayasa Komitesi, Suriye krizinin siyasi çözümü için zemin yaratabilir mi?

Cenevre’de BM çatısı altında yapılan görüşmelerde Suriye’nin kuzeydoğusunda geniş bir alanı kontrol eden Suriye Demokratik Güçleri temsil edilmiyor.
Ankara’nın çabalarıyla sürecin dışarısında bırakılan SDG, görüşmeler öncesinde yaptığı açıklamayla Cenevre’den çıkacak sonuçların kendilerini bağlamayacağını bildirdi.
Anayasa Komitesi nasıl kuruldu?
Anayasa Komitesi ilk olarak Ocak 2018’de Soçi’de toplanan Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nde gündeme geldi. Daha sonra Astana sürecinin garantör ülkeleri Rusya, Türkiye ve İran, Komisyon’un yapısı ve çalışma alanları üzerine kapsamlı bir müzakere sürecine girişti.
Öyle ki, Suriye hükümetinin 50, muhalefetin 50 delege gönderdiği, BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen’in de Suriye sivil toplumundan 50 kişiyi davet ettiği Anayasa Komitesi’ne katılacak kişilerin netleştirilmesi dahi 2 yıla yakın bir zaman aldı.
Son olarak Eylül 2019’da BM Genel Sekreteri Guterres, komitede yer alacak kişilerle ilgili genel mutabakatın sağlandığını duyurdu.

Anayasa Komitesi’nden neler bekleniyor?
Anayasa Komitesi genel hatlarıyla Suriye’deki savaşın sonlanması için siyasi çözüm zemini yaratacak araçlardan biri olarak görülüyor.
- BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen:
”Kimse Anayasa Komitesi’nden çok fazla şey beklememeli. Komite Suriye’deki krizi çözemeyecek ancak Suriyeliler arasındaki farklılıkların üstesinden gelme konusunda yardımcı olabilecek. Anayasa Komitesi’nin taraflar arasında karşılıklı güven inşa edebileceğini ve ülkede başlayacak kapsamlı bir siyasi sürece öncülük edebileceğine inanıyorum.”
- BM Genel Sekreteri Antonio Guterres:
”Şam yönetimi ve çalışma grupları ‘güvenilir, dengeli ve geniş bir anayasa komitesi’ üzerinde anlaşmaya vardı. Anayasa Komitesi’nin dağılmış bir ülkeyi iyileştirebilecek bir sosyal kontrat üzerinde uzlaşabileceğini ifade ediyorum…”
- Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov:
”Tarafları anlaşmaya çağırdık…”
- Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu:
”Görüşmelerin zorlu olacak ancak iyimser olduğumu söyleyebilirim.”
- İran Dışişleri Bakanı Zarif:
”Anayasa Komitesi’nin toplanmasına öncülük eden üç ülke de görüşmeler boyunca sürece müdahale etmeyecek.”
Anayasa Komitesi ne kadar bağımsız?
Yeni anayasa oluşturulması ile ilgili süreç tamamen Suriye’nin iç meselesi olarak görülse ve Astana sürecinin üç garantör ülkesi sürece müdahale etmeyecekleri yönünde açıklamalar yapsa da Anayasa Komitesi’nin tamamen bağımsız olduğunu söylemek mümkün değil.
- Suriye uzmanı Kristin Helberg:
”Yabancı güçlerin, Komite’nin oluşturulma sürecinde dahi çok önemli etkileri oldu. Örneğin Türkiye, PYD üyelerinin komisyonda yer almalarını engelledi. Rusya ise direkt bir etkiden kaçındı ve yeni bir anayasanın, askeri olarak zaten sona gelen savaşı, siyasi olarak da çözüme kavuşturabileceğini umduğunu söylüyor.”
Yeni anayasa ile ulaşılacak bir siyasi sonuç ayrıca Esad’ın Batı ülkeleriyle masaya oturmasının da yolunu açabilir.
İLGİLİ HABER
© Deutsche Welle Türkçe
Share this content: